Selçuklularla başlayıp Osmanlılarla zirveye ulaşan Türk-İslâm medeniyeti, benzersiz bir insanlık ve hoşgörü örneği göstererek onlarca farklı inanç ve kültürü yüzyıllarca bir arada yaşatmayı başarmıştır. Acaba bu başarı sadece kahramanlar ve dervişlerin önderliğinde mi sağlanmıştır? Yoksa bu büyük başarının arkasında önemli bir felsefe ve siyaset birikimi mi bulunmaktadır? Bu kitap, Osmanlı Medeniyeti’nin, medrese eğitimi içinde geliştirmeye çalıştığı düşünce dinamizmini, eğitim anlayışından ve okutulan eserlerden yola çıkarak ele alınmaktadır. Ayrıca medrese sisteminde ortaya çıkan tıkanmanın nedenlerini sorgulamakta, bunun devlet ve toplum üzerindeki etkilerini değerlendirmektedir.
Medrese denince bu günlerde akla ne geliyor, nasıl bir kavram hayali zihinlerde oluşuyor ve içi nasıl dolduruluyor malum…Zihnimizdeki medrese anlayışını belkide tamamn değiştirecek, bu kavramın içini oldukça önemli bir şekilde dolduracak kıymetli bir çalışma…Osmanlıyı, Türk İslam medeniyetlerini tanıma, onların çabalarına ayinedarlık etme ve tanık olma adına önemli bir esere imza atan yazarı kutluyorum.Salt dini eğitim kurumları ve müesseseleri olarak görülen bu yapıların ne denli organize olmuş, İlim yuvaları olduğu, üretken ve değerli yapıtlar olarak idame ettirildikleri gözler önüne bu vesile ile seriklmiş oluyor. Felsefe alanında yakalanan zirve, tefekkür dünyasının enginliği..vs.Eserde bu ve benzeri konula dair zihin açıcı ve fikir verici izahatlar yeralıyor ve konuya alaka duyan herkeste buruk ama içli bir heyecanın esintisi duyuluyor. Koskoca bir medeniyetin nedenli sağlam ve esaslı bir eğitim serüveni geçirdiğine tanıklık edilerek…
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Medrese denince bu günlerde akla ne geliyor, nasıl bir kavram hayali zihinlerde oluşuyor ve içi nasıl dolduruluyor malum…Zihnimizdeki medrese anlayışını belkide tamamn değiştirecek, bu kavramın içini oldukça önemli bir şekilde dolduracak kıymetli bir çalışma…Osmanlıyı, Türk İslam medeniyetlerini tanıma, onların çabalarına ayinedarlık etme ve tanık olma adına önemli bir esere imza atan yazarı kutluyorum.Salt dini eğitim kurumları ve müesseseleri olarak görülen bu yapıların ne denli organize olmuş, İlim yuvaları olduğu, üretken ve değerli yapıtlar olarak idame ettirildikleri gözler önüne bu vesile ile seriklmiş oluyor. Felsefe alanında yakalanan zirve, tefekkür dünyasının enginliği..vs.Eserde bu ve benzeri konula dair zihin açıcı ve fikir verici izahatlar yeralıyor ve konuya alaka duyan herkeste buruk ama içli bir heyecanın esintisi duyuluyor. Koskoca bir medeniyetin nedenli sağlam ve esaslı bir eğitim serüveni geçirdiğine tanıklık edilerek…