Küreselleşme borazanlarının çalındığı bu yüzyılda, bir yandan Amerika kendi köyünü kurmaya çalışırken Avrupa ülkeleri de kendi ortak pazarını ve savunma duvarını güçlendiriyor. Bütün bunlar olup biterken Amerika’nın müttefiki ve Avrupa’nın stratejik ortağı olan Türkiye’de neler oluyor? Hem siyasi hem de ekonomik istikrarsızlıkların yaşandığı bir ülke ne yapmalı? Sırtını Amerika’ya verip onunla işgallere mi katılmalı, yoksa Avrupa Birliği’ne üye olup ortak politikalar mı geliştirmeli?Avrupa’nın bekleme odasında oturmaktan sıkılan Türkiye, diğer ülkeler gibi eşit muamele görüp onurlu bir şekilde Avrupa’ya dahil olmanın yollarını aramalıdır. Kısmi üyelik gibi, Avrupa’nın "arka bahçesi" olmak gibi seçenekler yerine ekonomik, siyasi bağımsızlığıyla ayakta duran bir Türkiye modeli geliştirmelidir.Erol Manisalı, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik sürecini gözlemleyen ve yorumlayan bir iktisatçı olarak, neler yapılması üzerine yine çarpıcı saptamalarda bulunuyor. Avrupa Birliği sürecinin perde arkasını merak edenler için elden bırakılmayacak bir kitap.
Yazıların kısalığı nedeniyle çok kısa sürede bitirilebilecek bir kitap. Sanırım tamamı Erol Manisalı’nın köşe yazılarından oluşuyor. AB’ye girişin hayal olduğunu, Gümrük Birliği(ve diğerleri) ile tek taraflı olarak AB’ye bağlandığımızı, verilen tavizleri anlatmış Erol Manisalı.Okunmaya değer…
Erol Manisalı Batı dünyasının oynadığı tüm oyunlara değinerek içinde bulunduğumuz dünyanın nasıl Batı sömürüsünde olduğunu duygusal yaklaşımı ile ortaya koyuyor. Olanı ve olması gerekeni açıkca anlatıyor. Kitap 3-4 ‘er sayfalık konu başlıkları ile bütünleştirilmiş. O yüzden bu tür konulara ilgi duyan ancak kendini uzun konu başlıklarına veremeyen kişiler için ideal. Eksik tarafı ise, bu kitapta Manisalı hocamızın geçen seneye atıf yaptığı olaylar da var 8 sene öncesinede . Akademik kaynak olarak kullanmak isteyen kişiler bu bölümleri referans vermekte sıkıntı yaşayabilirler.
bıçak sırtı adlı köşede yayınlanan kısa yazılardan olıuşmuş bu kitap AB sürecinin bize anlatılandan çok daha farklı şekilde yürütüldüğünü gözler önüne seriyor. kitaplığınızda bulunması gereken bir kitap.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
erol manisalı özellikle AB konusunda uzman bir isim, tek dişi kalmış canavarı en iyi tanımlayan aydınlarımızdan
Yazıların kısalığı nedeniyle çok kısa sürede bitirilebilecek bir kitap. Sanırım tamamı Erol Manisalı’nın köşe yazılarından oluşuyor. AB’ye girişin hayal olduğunu, Gümrük Birliği(ve diğerleri) ile tek taraflı olarak AB’ye bağlandığımızı, verilen tavizleri anlatmış Erol Manisalı.Okunmaya değer…
Erol Manisalı Batı dünyasının oynadığı tüm oyunlara değinerek içinde bulunduğumuz dünyanın nasıl Batı sömürüsünde olduğunu duygusal yaklaşımı ile ortaya koyuyor. Olanı ve olması gerekeni açıkca anlatıyor. Kitap 3-4 ‘er sayfalık konu başlıkları ile bütünleştirilmiş. O yüzden bu tür konulara ilgi duyan ancak kendini uzun konu başlıklarına veremeyen kişiler için ideal. Eksik tarafı ise, bu kitapta Manisalı hocamızın geçen seneye atıf yaptığı olaylar da var 8 sene öncesinede . Akademik kaynak olarak kullanmak isteyen kişiler bu bölümleri referans vermekte sıkıntı yaşayabilirler.
avrupa birliğine üyelik maceramıza hiç anlatılmamış verilerle yeni bir bakış getirmiş yazar.söylenmeyenleri söylenmiş.beğendim.
bıçak sırtı adlı köşede yayınlanan kısa yazılardan olıuşmuş bu kitap AB sürecinin bize anlatılandan çok daha farklı şekilde yürütüldüğünü gözler önüne seriyor. kitaplığınızda bulunması gereken bir kitap.