Nayman efsanesinde, Orta Asya Türk boylarında, çölümsü topraklarda uygulanan bir işkence biçimi; düşmanlarının eline geçen kölelerin başına deve derisi geçirilir. Kızgın güneşte büzülen deri kafayı sıkıştırır, dışarı çıkacak yer bulamayan saçlar içeri doğru uzar, beyin zedelenir.Bir çeşit beyni yıkanan köle, hafızasını kaybedip sahibindan başka kimseyi tanımaz ve sadece ona itaat eder hale gelir.Mankurt, geçmişini unutmuş, bedeniyle ve ruhuyla düşman emrine girmiş, yeni efendilerine yaranmak için öz anasına, babasına ve çacuklarına bile ihanet eden insan haline gelmiştir..."Sömürgeci güçlerin" kontrolü altında bulunan toplumun hayat kavrayışını sınırlamak, kendisine karşı çıkmasını önlemek için bulduğu bir çözüm olan "mankurtlaştırma" nın, günümüz Türkiye'sindeki anlatımıdır elinizdeki kitap.Başllnagıçta kendi iradeleri mankurtlaşmış bir kesimin, toplumu zorla batılılaştırma istekleri; batılı siyasi ve kültürel değerlerin sömürgecilerin menfaatlerine paralel dikte ettirilmesidir.Kitap bu çerçevede tümüyle haksızlık temellerine dayanan son 80 yılımıza damgasını vuran; resmi ideolojiye, yerleşik iktidarlara ve özeti olan 28 Şubat sürecine eleştirel bir bakış açısını sunuyor.
KIVRIKOĞLU paşanın 1000 yıl sürecek dediği ama ne yazık ki sadece 6 yıl süren postmodern 28 Şubat darbesini anlatan bir kitap.Yazarın Genç Birikim dergisinde çıkan yazılarının toparlanmış hali.Toplum mühendislerinin halkımızı kültürel mankurtlaşma için başımızdaki insanların neler yaptıklarını neler yapmak istediklerini neler düşündüklerini anlatan bir ktap.Tavsiye ederim.
Genç Birikim Yayınları basmıştı önceleri. Anlatılanlarda açık yanlışlıklar olduğunu düşünmesem de dilini sert bulmuştum. Tatlı sert diyeyim ya da, olması gereken de bu olabilir elbet.. Kemalizm hassasiyeti olanlar için ters tepebilir ama. Tarih bilinci çerçevesinde, bugünün dünle ilintisinin/ilişkisinin nasıl kuvvetli bir bağ olduğunu, bu bilince sahip herkes bilir. Türkiye’de yakın tarih hele de şu günlerde ziyadesiyle popüler, artık birçok şey nispeten daha açık yazılabiliyor. Herhalde bu fırsatı kaçırmamış yazar. Alterntif bir yakın tarih okuma listeme eklediğim bir kitaptır. İlgilenen arkadaşlar için tavsiye ederim. Pişman olmayacaklardır.
kitap yazarın 28 şubat post modern darbesi öncesi ve sonrasında yazdgı yazılardan oluşuyor ancak anlatılanlar itibariyle bir bütünlük taşıyayor. Postmodern darbeyi ve o dönemde darbeye çanak tutanları anlatırken,geçmiştende de örnekler vererek anlatıyor yazar.Yakın tarihe meraklı olanların okuyabilecegi güzel kitaplardan biri.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Kitabın başlangıcı çok iyi ancak sonlara gelindiğinde akıcılığını kaybediyor.
KIVRIKOĞLU paşanın 1000 yıl sürecek dediği ama ne yazık ki sadece 6 yıl süren postmodern 28 Şubat darbesini anlatan bir kitap.Yazarın Genç Birikim dergisinde çıkan yazılarının toparlanmış hali.Toplum mühendislerinin halkımızı kültürel mankurtlaşma için başımızdaki insanların neler yaptıklarını neler yapmak istediklerini neler düşündüklerini anlatan bir ktap.Tavsiye ederim.
Genç Birikim Yayınları basmıştı önceleri. Anlatılanlarda açık yanlışlıklar olduğunu düşünmesem de dilini sert bulmuştum. Tatlı sert diyeyim ya da, olması gereken de bu olabilir elbet.. Kemalizm hassasiyeti olanlar için ters tepebilir ama. Tarih bilinci çerçevesinde, bugünün dünle ilintisinin/ilişkisinin nasıl kuvvetli bir bağ olduğunu, bu bilince sahip herkes bilir. Türkiye’de yakın tarih hele de şu günlerde ziyadesiyle popüler, artık birçok şey nispeten daha açık yazılabiliyor. Herhalde bu fırsatı kaçırmamış yazar. Alterntif bir yakın tarih okuma listeme eklediğim bir kitaptır. İlgilenen arkadaşlar için tavsiye ederim. Pişman olmayacaklardır.
kitap yazarın 28 şubat post modern darbesi öncesi ve sonrasında yazdgı yazılardan oluşuyor ancak anlatılanlar itibariyle bir bütünlük taşıyayor. Postmodern darbeyi ve o dönemde darbeye çanak tutanları anlatırken,geçmiştende de örnekler vererek anlatıyor yazar.Yakın tarihe meraklı olanların okuyabilecegi güzel kitaplardan biri.
eser kendi türünde çok iyi… bu tarz başka kitaplarda okudum ama o kadar iyi değildi… kesinlikle kitaplığınızda bulunması gereken bir eser….