Ah!.. Yüreklere nasıl tatlı bir zevk, kulaklara ne ilahî bir musiki verirdi davulun sesi, ilk ramazan akşamı! Evlerden çocuklar sevinç içinde sokağa fırlardı. On bir ayın sultanı ramazanın gelişi, sonsuz bir beşaret, uhrevi bir huzur olduğu kadar bir eğlence ve hafifleme ayıdır da.. Evlerde daha serbest toplantılar yapılabiliyor; büyükler için Şehzadebağı’nın tiyatro, sirk, Avrupalı hokkabaz kapıları, her gece sahur vaktine kadar açılıyordu. Çocuklar için de Karagöz ve kukla oyunlarının bir müjdesi idi. Ramazan, sokaktan geçen davul gümbürtüleri ile sofuları vecde getirirken, itiraf edilmemekle beraber, büyük bir halk topluluğunun başından esen bir şetaret kuğunun uçuşu gibiydi de..
bu kitabı özellikle geçmişi özleyen yaşlılarımıza okutarak o günlerin hala unutulmayacak kadar değerli olduğunu ve geçmişi özleyenlerin sadece onlar olmadıklarını hatırlatmalıyız.özellikle konusundan dolayı çok satacağından ve bir başucu kitabı özelliği gösterdiğinden eminim. ayrıca türkçemizi kitabın konusuna yakışır bir şekilde yazdığı için iki saatte bitirilebilecek kadar akıcı bir kitap olduğunu gördüm. geçmişimize ışık tuttuğu için yazarımıza teşekkürlerimi sunuyorum.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Sade bir anlatım olmasına rağmen akıcı bir kitap
Siz de “Nerde o eski ramazanlar” diyenlerdenseniz okumalısınız. Yalın bir anlatımı var.
bu kitabı özellikle geçmişi özleyen yaşlılarımıza okutarak o günlerin hala unutulmayacak kadar değerli olduğunu ve geçmişi özleyenlerin sadece onlar olmadıklarını hatırlatmalıyız.özellikle konusundan dolayı çok satacağından ve bir başucu kitabı özelliği gösterdiğinden eminim. ayrıca türkçemizi kitabın konusuna yakışır bir şekilde yazdığı için iki saatte bitirilebilecek kadar akıcı bir kitap olduğunu gördüm. geçmişimize ışık tuttuğu için yazarımıza teşekkürlerimi sunuyorum.