Agnes Grey’de Anne Brontë, Viktorya dönemi İngiltere’sinde, bir mürebbiyenin toplumsal sınıflar arasına sıkışmış yaşantısını anlatır. Romancı olan diğer kardeşleri Emily ve Charlotte’a göre, daha doğrudan ve naif bir üslupla yazan Anne, kendi hayat hikâyesinden sahneleri de malzeme olarak kullanır. Katı bir sınıf sistemine sahip, okuryazarlık oranının düşük olduğu Viktorya döneminde Brontë kardeşler, aldıkları eğitime rağmen mütevazı bir yaşam sürdürmüşlerdi. Romanlarını pastoral yaşam, ilişkilerdeki görünmez kurallar, kaba, doğal ama özgür ruhlar, ahlaki yargılar üzerine kurmuş, yazdıklarıyla toplumlarının dönüşmesine de katkıda bulunmuşlardı. Entelektüel yoğunluk, duygusal açlık ve ahlâki sorumluluk arasında kurulmaya çalışılan dengenin yansıtıldığı Agnes Grey, toplumsal yaşama dâhil olmaya çalışan kadınlar üzerine gerçekçi gözlemleriyle, romantik bir klasiğin ötesine geçmektedir.
Agnes sayesinde hayatta ideallerimiz olsa da başarısızlığa uğramanın normal bir durum olduğunu ve insanı değiştirmenin taşı yumuşatmaya çalışmak kadar zor olduğunu öğrendim.Bu kitap bizlere inançlarımızın bizi güçlü ve ayakta kıldığını,ümit ve iyi kalplilikle geç de olsa yaşamın bize sabrın meyvelerini vereceğini,kibrin ve kötülüğün de karşılıksız kalmayacağını öğretiyor.
O dönem İngilteresini güzel bir şekilde gözler önüne seren bir eser. Bir yandan kahramanın ağzından onu hikayesini dinlerken bir yandan da toplumdaki sınıfları ve bu sınıflarda yer alan insanların hikayelerini gözlemliyorsunuz. Sonu çok şaşırtıcı bitmiyor. Tıpkı Jane Austen kitaplarında alışık olduğumuz sonlar gibi eserin kahramanı hakettiği mutlu sona kavuşuyor. Yine de bu alışılmış olay akışı eseri sıkıcı hale getirmiyor. Eserin oldukça akıcı bir üslubu var. Bir günde okuyup bitirdim. Tavsiye edebileceğim bir dünya klasiği diyebilirim.
kitapta en sevdiğim şey agnes grey in huzur veren kişiliği oldu hayata onun penceresinden bakabilmeyi istedim gerçekten çok güzel bir kitap özellikle sonunda agnes grey in mutlu olmasına sonunda aradığı aşkı ve mutluluğa kavuşmasına çok sevindim….
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
klasiklerin arasında yer alan çok güzel bir kitap çok içten bir kızın öyküsü tavsiye ederim.
Agnes sayesinde hayatta ideallerimiz olsa da başarısızlığa uğramanın normal bir durum olduğunu ve insanı değiştirmenin taşı yumuşatmaya çalışmak kadar zor olduğunu öğrendim.Bu kitap bizlere inançlarımızın bizi güçlü ve ayakta kıldığını,ümit ve iyi kalplilikle geç de olsa yaşamın bize sabrın meyvelerini vereceğini,kibrin ve kötülüğün de karşılıksız kalmayacağını öğretiyor.
mükemmel bir kitap okunmalı!
O dönem İngilteresini güzel bir şekilde gözler önüne seren bir eser. Bir yandan kahramanın ağzından onu hikayesini dinlerken bir yandan da toplumdaki sınıfları ve bu sınıflarda yer alan insanların hikayelerini gözlemliyorsunuz. Sonu çok şaşırtıcı bitmiyor. Tıpkı Jane Austen kitaplarında alışık olduğumuz sonlar gibi eserin kahramanı hakettiği mutlu sona kavuşuyor. Yine de bu alışılmış olay akışı eseri sıkıcı hale getirmiyor. Eserin oldukça akıcı bir üslubu var. Bir günde okuyup bitirdim. Tavsiye edebileceğim bir dünya klasiği diyebilirim.
kitapta en sevdiğim şey agnes grey in huzur veren kişiliği oldu hayata onun penceresinden bakabilmeyi istedim gerçekten çok güzel bir kitap özellikle sonunda agnes grey in mutlu olmasına sonunda aradığı aşkı ve mutluluğa kavuşmasına çok sevindim….