O dönemde, eylemciler arasındaki dostluk, yoldaşlık, atılganlık, fedakârlık, omuz omuza katlanılan zorlukları ön plana çıkararak 68 Kuşağı'ndan övgüyle bahsedenler duygu saplantısıyla meşguller.Peki, bu eylemler ne için, hangi maksatla, nasıl bir hedef güderek yapılmıştı?Sosyalist bir devrim yapmak için; yahut devrimci heyecanları basamak yaparak iktidar hırslarını tatmin etmek isteyenlerce kullanıldıkları için; yahut Kızılordu'nun 68'deki Prag İşgalini perdelemek isteyen beynelmilel komünizmin propaganda anaforuna kapıldıkları için...Bunlar o gün görülmüyor idiyse, bugün açıkça ortaya çıktı! Ama bunu itiraf etme olgunluğunu gösteren bir-iki zayıf sesten başka "aydın sorumluluğu" taşıyan yok.1968'de Ülkücüler de vardı! Bunlara uymayan, bunlara karşı çıkan, o günkü "son Türk devleti"ni kızıl emperyalizme peşkeş çekmek isteyenlere -iktidarın aczine rağmen- fırsat vermeyen; ihtilalcilerin oyunlarını bozan, devrimcilerin üniversiteye ve sokağa hâkim olmalarını engelleyen Ülkücüler!...Onlar da yok sayılıyorlar... Ama varlardı; doğru yoldalardı; haklılardı; başarılı da oldular...Bu kitap 68 Kuşağı tabiri etrafında oluşturulan atmosfere aykırı yönden bir katkıdır.
Bir devrin yere göğe sığdırılamayan kağıttan kahramanları hakkında yazılmış güzel bir eleştiri kitabı. Elbette hak ettiği yeri alamadı hem raflarda hem insanlar arasında. Ama ne olurtsa olsun doğruları yazan bir kitap. O dönem hakkında irazcık olan gerçekçi bilgi arayanlar için kaynak bir kitap olabilir.
Erol Kılınç’ın ülkücü kimliğiyle bizzat içinde bulunduğu ve aktif olarak yaşadığı 1960-80 dönemini anlatan kitabı. Bugün bile romantizim kokan süslemelerle anlatılan ve adına 68 gençliği denilen Sovyetler güdümündeki, aldatılmış, gayrı milli güruhun serüvenini ve onların karşısında yer alan Ülkücülerin durumlarını anlatıyor Kılınç. O zamandan beri genelde haksızlığa uğramış, yok sayılmış milliyetçi gençlerin sesini bugüne duyurabilmek için yapıyor biraz da bunu. Döneme ilgi duyanlar için mühim bir kitap.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Bir devrin yere göğe sığdırılamayan kağıttan kahramanları hakkında yazılmış güzel bir eleştiri kitabı. Elbette hak ettiği yeri alamadı hem raflarda hem insanlar arasında. Ama ne olurtsa olsun doğruları yazan bir kitap. O dönem hakkında irazcık olan gerçekçi bilgi arayanlar için kaynak bir kitap olabilir.
Konuyla ilgili okuduğum kitapların en basiti. Hiç heyecanlı değil. Aydınlatıcı da değil. Sıradan………….
Erol Kılınç’ın ülkücü kimliğiyle bizzat içinde bulunduğu ve aktif olarak yaşadığı 1960-80 dönemini anlatan kitabı. Bugün bile romantizim kokan süslemelerle anlatılan ve adına 68 gençliği denilen Sovyetler güdümündeki, aldatılmış, gayrı milli güruhun serüvenini ve onların karşısında yer alan Ülkücülerin durumlarını anlatıyor Kılınç. O zamandan beri genelde haksızlığa uğramış, yok sayılmış milliyetçi gençlerin sesini bugüne duyurabilmek için yapıyor biraz da bunu. Döneme ilgi duyanlar için mühim bir kitap.