Her şey İ.Ö. 401 yılında başlar. Pers prensi Kyros, ağabeyi kral Artakserkses'e karşı Grek paralı askerlerini de içine alan bir orduyla Lidya'nın Sardeş kentinden yola çıkar. Ksenophon, bu sefere bir "savaş muhabiri" olarak katılmaktadır. Fırat üzerinde Kunaksa'da yapılan savaşta Kyros ve generalleri öldürülünce, yurtlarından 2400 km. uzakta, sarp ve düşman bir ülkede kalan gönüllüleri kurtuluşa kavuşturan, kaderin itişiyle "savaş muhabirliği"nden ordu komutanlığına geçen Ksenophon olacaktır. Dört ay sonra, gönüllülerden arta kalan "iki bin" kişi, geri dönüşlerini tamamlayarak, Karadeniz'in sularına karşı coşkuyla ünlü haykırışlarını koparırlar: Thalassa! Thalassa!
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
anadolu tarihi icin guzel bir okuma
Binlerce yıl önceki Anadolu’daki yaşamı anlatan biraz sürükleyici biraz sıkıcı bir kitap okumaya değer. Filimi yapılırsa tutar.
Anadolu’nun özellikle coğrafî tarihini öğrenmek isteyenlere tavsiyemdir.
Anadolu tarihini öğrenmek isteyenlere
Tarihi bir roman olarak da okunabilir…On binlerce savaşçıdan geri kalanların dönüşünü de içeren bir anlatı olarak okuyabiliriz…