Diyalektik sözcüğü, Grekçe'de, "konuşmak", "görüşmek", "tartışmak" anlamındaki dialegein'den türeyen dialektike'den gelir ve hem isim hem sıfat olarak kullanılır. Bu sözcük başlangıçta, tartışma sanatını; ileri sürülen bir kavramın ya da tezin kendi içinde çelişkili ve dolayısıyla yanlış olduğunu göstererek bu kavramı ya da tezi çürütme yöntemlerini ve ustalığını belirtiyordu. Burada, doğruyu aramak ve ona ulaşmak değil, bir ileri-sürüşü (yargıyı) geri çevirmek, olumsuzlamak söz konusuydu. Örneğin Elea'lı Zenon'un diyalektiği, bu tür "olumsuz" bir diyalektikti ve özdeşlik ilkesine dayanıyordu. Yani Zenon, daha sonraları diyalektiğin temelini oluşturacak olan "çelişki", "değişme ve oluş" gibi ilkelere değil, bir şeyin kendisinden başka bir şey olamayacağı ilkesine, yani özdeşlik ilkesine dayanarak temellendiriyordu diyalektiğini. Böylece, değişmenin, oluşun ve hareketin, mantıksal olarak düşünülemeyeceğini; bundan ötürü de, gerçek bir varlığı olmadığını, yalnızca bir aldatıcı görünüş, bir "zevahir" olduğunu kanıtlamak istiyordu....(Önsöz'den)
Diyalektik düşüncenin tarihi,eski Yunan medeniyetinden başlayarak anlatılıyor..Eski Yunan’dan Heraklitos, Zenon,Sofistler,Socrates,Platon,Aristotales’in düşüncelerine,orta çağ bölümünde Eckhart,Pierra, Abelard’ın görüşlerine,klasik Alman düşüncesinde ise Kant,Goethe,Fichte, Hegel’in görüşlerine yer veriliyor..
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Diyalektik düşüncenin tarihi,eski Yunan medeniyetinden başlayarak anlatılıyor..Eski Yunan’dan Heraklitos, Zenon,Sofistler,Socrates,Platon,Aristotales’in düşüncelerine,orta çağ bölümünde Eckhart,Pierra, Abelard’ın görüşlerine,klasik Alman düşüncesinde ise Kant,Goethe,Fichte, Hegel’in görüşlerine yer veriliyor..