Son padişah Sultan Vahideddin ile son halife Abdülmecid Efendi'nin torunu olan Neslişah Osmanoğlu, altı asırlık Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılıştan önce dünyaya gelmiş son prensesi idi... 1921'in 4 Şubatında doğmuş ve Osmanoğlu ailesinin mensuplarının kaydedildiği Hanedan Defteri onun ismi ile noktalanmıştı...Neslişah Osmanoğlu maceralarla ve hüzünlerle dolu bir hayat yaşadı. Saraylarda geçen çocukluk senelerini ardarda gelen sürgünler ve sıkıntılar takip etti. Gelin olarak gittiği yabancı bir memleketin first lady'si iken ihtilâl ve darbe rüzgârlarına yakalandı, ihtişamın zirvesinden askerî mahkemelerin çatık kaşlı hâkimlerinin önüne, tehlike dolu günlere sürüklendi... Üç yaşında kovulduğu vatanına, yani Türkiye'ye ise ancak 40 yaşından sonra dönebildi...Murat Bardakçı'nın Neslişah Osmanoğlu'nun hayat hikâyesini kendi anlattıklarına ve belgelere göre ele aldığı ve sürgüne gönderilmiş bir hanedan mensubu hakkında şimdiye kadar yazılmış ilk etraflı biyografi olan bu kitabı sadece Neslişah Osmanoğlu'nun değil, yıkılmış bir imparatorluğun aristokrasisinin tarihe süzülüşünün de hikâyesidir...
Murat Bardakçı, yalnızca Neslişah Sultan’ın hayatını anlatmamış O’nunla birlikte bi’ devri de belgelerle zenginleştirerek sunmuş okuyucuya… merak edene, gerçekten öğrenmek isteyene… “kütüphanemde bulunması bile iyi hissettiriyor” diyen okuyucu arkadaşımız ne kadar da güzel söylemiş! Her şeyiyle mükemmel olan kitapta -keşke- eski yazı belgeler tam sayfa olarak yayınlansaydı…. Şehzâde Ömer Faruk Efendi’nin İsmail Hâmi Dânişmend’e yazdıkları -sadece o mektuplar bile- “sürgün belâsı”nın (vatan hasreti de cabası) ne menem bi’ derd olduğunu anlamak için yeter de artar bile. Hâlife Müslüman mıydı başlıklı bölümde anlatılanlar kendi geçmişine yabancılaşmanın en ibretlik delillerinden olsa gerek! Murat Bardakçı’nın yakın tarihimizle ilgili diğer eserlerini de okumak şart oldu artık….
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Murat Bardakçı, yalnızca Neslişah Sultan’ın hayatını anlatmamış O’nunla birlikte bi’ devri de belgelerle zenginleştirerek sunmuş okuyucuya… merak edene, gerçekten öğrenmek isteyene… “kütüphanemde bulunması bile iyi hissettiriyor” diyen okuyucu arkadaşımız ne kadar da güzel söylemiş! Her şeyiyle mükemmel olan kitapta -keşke- eski yazı belgeler tam sayfa olarak yayınlansaydı…. Şehzâde Ömer Faruk Efendi’nin İsmail Hâmi Dânişmend’e yazdıkları -sadece o mektuplar bile- “sürgün belâsı”nın (vatan hasreti de cabası) ne menem bi’ derd olduğunu anlamak için yeter de artar bile. Hâlife Müslüman mıydı başlıklı bölümde anlatılanlar kendi geçmişine yabancılaşmanın en ibretlik delillerinden olsa gerek! Murat Bardakçı’nın yakın tarihimizle ilgili diğer eserlerini de okumak şart oldu artık….
Neden Hanedan Neslişah sultan ile bitti anlamak için okuyun.
görselleriyle ve resmi belgelerle desteklenmiş güzel bir kitap
Neslişah sultanın hayatını anlatıyor kesinlikle okunması gereken güzel bir kitap
Çok güzel tarihi bir kitap okunması gereken