AB'nin lokomotifi durumunda olan Fransa ve İngiltere için Suriye, tarihi emperyal hedeftir. Esad rejiminin ortadan kalkması durumunda Fransa yeniden bu topraklarda varolmayı hedeflemekte ve 1940'h yılların başında terk etmek zorunda olduğu projelerini yeniden başlatmayı hedeflemektedir. Zira ezeli düşmanı durumunda olan İngiltere, Irak'ın işgalinde ABD ile beraber hareket etmesi nedeniyle Fransa'dan bir adım öndedir.Türkiye, sahnelenen büyük oyunun son perdesi olan Arap Bahan bölümünde meydana gelen gelişmelerin ortasında kalmıştır. Şurası bir gerçektir ki, Esad rejiminin ortadan kalkması sonrasında Suriye'ye muhalifler istikrar getiremeyecektir. Çünkü demografik yapı dikkate alındığında istikrar ortamı sağlayacak kadar güçlü bir muhalif yoktur. Dolay ısı ile bu şu anlama gelmektedir. Suriye'de her grubun kendisine göre bir hedefi vardır ve bu hedefler Suriye'ye istikrar getirmekten çok uzaktır. İstikrarsız bir Suriye de bu coğrafyada en fazla Türkiye'ye zarar getirecektir.
AB’nin lokomotifi durumunda olan Fransa ve İngiltere için Suriye, tarihi emperyal hedeftir. Esad rejiminin ortadan kalkması durumunda Fransa yeniden bu topraklarda varolmayı hedeflemekte ve 1940’h yılların başında terk etmek zorunda olduğu projelerini yeniden başlatmayı hedeflemektedir.
arap baharı döneminde ülkelerin izledikleri politikalar nedenleri ile birlikte açıkça anlatılmış. kitabı henüz bitirmedim ama yakın tarihi seven birisi olarak sıkılmadan okuyorum.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Makaleler toplanmış , tarihsel bağlamda anlatanlar da olduğu gibi güncel olarak ele alan makaleler de mevcut , güzel bir kitap , okunur.
AB’nin lokomotifi durumunda olan Fransa ve İngiltere için Suriye, tarihi emperyal hedeftir. Esad rejiminin ortadan kalkması durumunda Fransa yeniden bu topraklarda varolmayı hedeflemekte ve 1940’h yılların başında terk etmek zorunda olduğu projelerini yeniden başlatmayı hedeflemektedir.
bu alanda erken yazlmış bir kitap daha ancak bakmanızda fayda var
arap baharı döneminde ülkelerin izledikleri politikalar nedenleri ile birlikte açıkça anlatılmış. kitabı henüz bitirmedim ama yakın tarihi seven birisi olarak sıkılmadan okuyorum.
sıkılmadan okuyabilceğiniz bir eser