12 Mart Demirkırat'ın öyküsüne kaldığı yerden devam ediyor. Menderes'in idamından başlayarak, Türk siyasal yaşamının en sancılı dönemini ele alıyor.1961 seçimleri, Talat Aydemir imzalı iki ihtilal girişimi, Demirel'in siyaset sahnesine çıkışı, 1968 öğrenci olayları, cuntalar savaşı ve 12 Mart müdahalesi döneminin tanıklarının ifadeleriyle işleniyor. Ve bu sancılı yol, yine üç darağcının gölgesinde son buluyor.Televizyonda yayınlanan belgeseli ilgiyle izlenen 12 Mart şimdi kütüphanenizdeki yerini alıyor. Türk demokrasi tarihinin ikinci perdesi böylece tamamlanıyor.
Mehmet Ali Birand’ın olaylara tam olarak tarafsız yaklaştığını söylemek mümkün değil. Kanaatimce tarafsızlık konusunda elinden geleni yapsa da; Menderes’i ve Denizler’i idama götüren sebepler hakkında eksik yargılar var. Davaların tutarsız veya gereksiz noktaları öne çekilmiş. Örnek vermek gerekirse Mehmet Ali Birand’ın Menderes Davası(sanırım çok da yanlış bir tanım değil)’nda Menderes dönemi Tahkikat Komisyonu’nu görmek mümkün olmadı.Bir başka açıdan, olaylara insani yönden yaklaştığı doğru. Ancak politik olayları o günün siyaseti içerisinde değerlendirme kabiliyeti çok zayıf.Yine de yüzeysel bir bakışla, kolay anlaşılır değerlendirmeler yerinde. Olayların ayrıntılarından uzakta bir gözlemci bakışı söz konusu.Kitabı olayları tam kavramak için değil; konu hakkında bilgi sahibi olmak için okuyacağınızı unutmamalısınız.Ayrıca söylemek isterim ki ben eseri eleştirebilecek bir yetiye sahip değilim. Bu nedenle benim gibi düşünen -fazla akademik bilgisi olmayan ama araştıran- okurlara yararlı olabilecek şeyleri aktardığımı umuyorum.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
cd hediyesiyle beraber olması ayrıca güzel. M.Ali Birant’ın diğer yakın tarih belgeselleriyle birlikte mutlaka edinilmeli bence
televizyonda da izledim ama çok güzel bir belgesel, tekrar tekrar izleniyor
Mehmet Ali Birand’ın olaylara tam olarak tarafsız yaklaştığını söylemek mümkün değil. Kanaatimce tarafsızlık konusunda elinden geleni yapsa da; Menderes’i ve Denizler’i idama götüren sebepler hakkında eksik yargılar var. Davaların tutarsız veya gereksiz noktaları öne çekilmiş. Örnek vermek gerekirse Mehmet Ali Birand’ın Menderes Davası(sanırım çok da yanlış bir tanım değil)’nda Menderes dönemi Tahkikat Komisyonu’nu görmek mümkün olmadı.Bir başka açıdan, olaylara insani yönden yaklaştığı doğru. Ancak politik olayları o günün siyaseti içerisinde değerlendirme kabiliyeti çok zayıf.Yine de yüzeysel bir bakışla, kolay anlaşılır değerlendirmeler yerinde. Olayların ayrıntılarından uzakta bir gözlemci bakışı söz konusu.Kitabı olayları tam kavramak için değil; konu hakkında bilgi sahibi olmak için okuyacağınızı unutmamalısınız.Ayrıca söylemek isterim ki ben eseri eleştirebilecek bir yetiye sahip değilim. Bu nedenle benim gibi düşünen -fazla akademik bilgisi olmayan ama araştıran- okurlara yararlı olabilecek şeyleri aktardığımı umuyorum.
Yakın tarihi anlatan benzer belgesel vari kitaplara ihtiyacımız var. Bu tür kitaplarda CD/DVD olmasını tercih ederim…
Kitabı iki gün gibi bir sürede okudum ve çok beğendim dvdli olması özellikle tercih sebebimdi alırken. Herkese tavsiye ederim.