12 Eylül hukuku 'paşa tasarrufları' olarak adlandırılabilecek bir antidemokratik işlem çeşidi yaratmıştır. '1402'likler' diye bilinen kamu görevlileri, sorgusuz sualsiz görevlerinden alınmışlardır. Bunların bir kısmı, üniversite öğretim üyesidir. Hükümet ve YÖK eğer istemiş olsalar, bu 'paşa tasarrufları' bir saat içinde kaldırılır, bir saat içinde 1402'lik öğretim üyeleri görevlerine dönerler. Bırakınız bu 'paşa tasarruflarını' kaldırmayı, sivil demokrasi döneminde bazı kafalar hala o 'kışla hukuku'nu vicdanlarında ve bilinçaltlarında yaşatıyorlar. Askeri dönemin 'paşa tasarrufları'na sivil demokrasi döneminde de esir olduktan sonra ne demokrasisi, ne liberalizmi beyim! Ne özerkliği hocam, ne özerkliği!.. Dikkaat!.. Esas duruş!... Rahat...'Rahat' artık beyler, rahat! Rahat hocalar rahat...
Yazarın 1988 yılı Ocak Haziran döneminde yazdığı makalelerinin derlendiği bir kitap. Kitap adını ise yine içeriğindeki makalelerden biri olan ve 12 Eylül döneminde 1402 Öğretim görevlisinin üniversitelerinden uzaklaştırıldığını konu eden yazıdan almış. Dönemin özelliği gereği Özal uygulamalarının en yoğun şekilde yaşandığı göz önünde bulundurulduğunda konularda ağırlıklı olarak bu uygulamaları içeriyor. En çok nasibini alan da dönemin Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralhan. Vuralhan’ın o dönem satın alınmasını sağladığı zırhlı araçların aranılan niteliklerden yoksun bulunması sonucu Uğur Mumcu da Bakan’ın ve yakınlarının bu alıma aracılık aden kişilerle ilgili tüm ticari ve özel ilişkilerini belgeleriyle gözler önüne sermeye çalışmış. Ayrıca askeri alımların Sümerbank’tan yapılmak yerine özel sektörden de yapılmaya başlanmasını sıkça eleştiriyor. Bunun devlete gelir kaybına neden olacağını kamu alımlarının KİT’lerden yapılmasını savunuyor. Fakat bu konuda devletin ne kadar zarar ettiğine (eğer zarar ettiyse) dair bir araştırması yok. Makalelerde ayrıca sık sık Çetin Altan, Ahmet Altan ve Mehmet Altan’a çatmış. Belirli bir suçlama konusu yok fakat ifade tarzı “Marksist dönek ve onu izleyen iki oğlu” şeklinde olduğu görülüyor. Uğur Mumcu gibi büyük bir yazara pek uygun bir tarz olmamış bu. Uğur Mumcu’yu sevenler için, makalelerinin toplu halde bulunduğu güzel bir kitap.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Yazarın 1988 yılı Ocak Haziran döneminde yazdığı makalelerinin derlendiği bir kitap. Kitap adını ise yine içeriğindeki makalelerden biri olan ve 12 Eylül döneminde 1402 Öğretim görevlisinin üniversitelerinden uzaklaştırıldığını konu eden yazıdan almış. Dönemin özelliği gereği Özal uygulamalarının en yoğun şekilde yaşandığı göz önünde bulundurulduğunda konularda ağırlıklı olarak bu uygulamaları içeriyor. En çok nasibini alan da dönemin Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralhan. Vuralhan’ın o dönem satın alınmasını sağladığı zırhlı araçların aranılan niteliklerden yoksun bulunması sonucu Uğur Mumcu da Bakan’ın ve yakınlarının bu alıma aracılık aden kişilerle ilgili tüm ticari ve özel ilişkilerini belgeleriyle gözler önüne sermeye çalışmış. Ayrıca askeri alımların Sümerbank’tan yapılmak yerine özel sektörden de yapılmaya başlanmasını sıkça eleştiriyor. Bunun devlete gelir kaybına neden olacağını kamu alımlarının KİT’lerden yapılmasını savunuyor. Fakat bu konuda devletin ne kadar zarar ettiğine (eğer zarar ettiyse) dair bir araştırması yok. Makalelerde ayrıca sık sık Çetin Altan, Ahmet Altan ve Mehmet Altan’a çatmış. Belirli bir suçlama konusu yok fakat ifade tarzı “Marksist dönek ve onu izleyen iki oğlu” şeklinde olduğu görülüyor. Uğur Mumcu gibi büyük bir yazara pek uygun bir tarz olmamış bu. Uğur Mumcu’yu sevenler için, makalelerinin toplu halde bulunduğu güzel bir kitap.