Şölen başladı. Kısa entarili Gabanlı sazendeler sazlarına vurdular. Tef çalanlar onlara eşlik etti. Şarkı söyleyenler seslerini koyverdi. Ermenice mi dersin, Türkçe mi dersin, Kürtçe mi dersin? Urfa ezgileri, Harput ezgileri, Eğin ezgileri mi dersin? Karabudak çayı Karabudak çayı oldu olalı, Fırat Fırat olalı, Anzığga bağları bağ olalı beri, Armıdanlılar, Gasmalı, Zimarlı, Pegli; Ilıçlı, Hasanavalı, Teğutlu, Abuşdalı bu boya geldi geleli, insanı böylesine kendinden geçirtip birden ayağa fırlatan, kolları birden yukarı kaldırtan, parmakları birden şakırdatan, insanı şiir, ölçü, uyak yapan makamlar, şarkılar duymamış, o, tefleri havalara atıp atıp tutarak çalmaları görmemişlerdi.
Hagop mintzuri nin doğaçlama yazdığı bir kitap. o dönemin sosyal hayatını anlatmış. Acılarınızı anlıyorum ama siz de çok sütten çıkmış ak kaşık değilsiniz
Mıntzuri bu kitapta Erzincan yöresinden, çoktan tarih olmuş şölenleri ve capcanlı renkleriyle düşsel bir yaşam anlatıyor. Kürtçe, Türkçe ve Ermenice’nin harmanlandığı Mıntzuri’nin dilinde, yakın tarihten yaşam kesitleri bir söylence gibi aktarılıyor.Çok etkileyici dolu dolu bir kitap tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Hagop mintzuri nin doğaçlama yazdığı bir kitap. o dönemin sosyal hayatını anlatmış. Acılarınızı anlıyorum ama siz de çok sütten çıkmış ak kaşık değilsiniz
Armıdan’dan yormayan, küçük, samimi öyküler. Alan kısıtlı olunca bazı olaylarla tekrar tekrar karşılaşıyoruz.
Mıntzuri bu kitapta Erzincan yöresinden, çoktan tarih olmuş şölenleri ve capcanlı renkleriyle düşsel bir yaşam anlatıyor. Kürtçe, Türkçe ve Ermenice’nin harmanlandığı Mıntzuri’nin dilinde, yakın tarihten yaşam kesitleri bir söylence gibi aktarılıyor.Çok etkileyici dolu dolu bir kitap tavsiye ederim.