Gilman, muhteşem kadın ütopyası Kadınlar Ülkesi’nin ardından bu kez bir distopya kaleme alıyor: Bizim Ülkemiz. Bu kitapta öykü, kadınların anlamlı farklar yaratabileceği gerçek dünyaya taşınmıştır. Ellador, yüzyıllardır dış dünyayla bağlantısı olmayan anaerkil bir toplumda, ortaklaşmacı bir kültür içinde yetişmiştir. Ülkelerini keşfeden bir erkekle birlikte cesur bir adım atar ve dünyaya açılır. Nefret, cinsiyet ayrımcılığı, kaos, ırkçılık ve zalimlikle dolu savaş içindeki dünyayı görür. Ataerkil toplumun zayıflıkları, tutarsızlıkları, gülünç sayılacak varsayımları, pek çok değişik kılığa girmiş otoriterliği her adımda karşısına çıkar. Zaman zaman hüsrana uğrasa da yalın çözümler önererek bize hep umut verir. Bizim Ülkemiz’de günümüzde de başımıza dertler açmayı sürdüren toplumsal çatlakları ele alan Gilman, ne feminist ayrılıkçılığı ne donkişotvari kaçışçılığı önerir. Bunun yerine, akıl, toplumsal eylem ve cinsiyetler arası işbirliği talep eder. Böylelikle Kadınlar Ülkesi’nin anlamını çarpıcı şekilde genişleten Bizim Ülkemiz, bir devam kitabı olmanın çok ötesine geçer.
Bizim ülkemiz bildiğimiz gibi berbat kadınlar ülkesinin okuduktan sonra bunu okuyunca yeseren umudum soldu. tavsiye olunur önce kadınlar ülkesi sonra bizim ülkemiz mutlaka okunmalk
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Bizim ülkemiz bildiğimiz gibi berbat kadınlar ülkesinin okuduktan sonra bunu okuyunca yeseren umudum soldu. tavsiye olunur önce kadınlar ülkesi sonra bizim ülkemiz mutlaka okunmalk
Kadınlar ülkesi’nin peşinden okunduğunda hafif bir hayal kırıklığı oluyor. İlk kitabın tadı yok ama yine de okunur.
Kadınlar Ülkesi kitabındaki ütopya gerçek dünya ile yüzleşiyor, düşündürücü bir eser mutlaka okunmalı…
Kadınlar ülkesini bütünleştiren bir kitap, okurken aynı zevki vermeye devam ediyor. Annelik vurgusu ön planda.
Kadınlar Ülkesi devam ediyor. Ütopyadan çıkan kahramanlarımız gerçek dünyada hayal kırıklığına uğruyor.