Eğildi köpeklerin paylaşamadığı şeyi aldı yerden Basri. Almasıyla da elinden yere atması bir oldu. Sesinin soluğunun kesildiğini fark etti. Saç tellerinden ayak tabanına kadar bir yel geldi geçti üstünden. Epeyce bir zaman telaşla soluyup tekrar eğildi, eline geçirdiği bir sopayla dürteledi paçavrayı. Bu bir insan eliydi.Tohumu, toprağı, yağmuru yaşı, kıtlığı, küslüğü, askerliği, Nergis’i konuşan erkekler. Uğunan kabayel, hırıltılar, çırpına çırpına uçan gece kuşları, iğde dalı gibi salınan arzular, havlayan köpekler…Turgut Ulucan, o küçük köyü, o büyük meseleyi anlatıyor. İnsanın insana ettiğini… Ecel gibi çöken koyuluğu…Nergis, bir cinayetin hikâyesi... Yeni bir yazardan şaşırtıcı bir ilk roman. “Sonra işte biliyorsun. Nergis kayboldu”
Sağlam, ayakları yere basan, anlaşılmaz olmayan, eli yüzü düzgün bir eser olmuş. Uzun zamandır yeni yazarlardan böyle iyi kitap okumamıştım. Yazarın sonraki kitabını -inşallah- merakla bekliyoruz.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Sağlam, ayakları yere basan, anlaşılmaz olmayan, eli yüzü düzgün bir eser olmuş. Uzun zamandır yeni yazarlardan böyle iyi kitap okumamıştım. Yazarın sonraki kitabını -inşallah- merakla bekliyoruz.