İngiliz diplomat Magnus Pym bir gün aniden ortadan kaybolduğunda herkes onun karşı tarafa geçtiğini düşünür. Magnus Pym’i bulmak için amansız bir av başlar. Kayıp koca, oğluna düşkün baba ve gizli ajan Pym’in bütün hayatının bir sır yumağı olduğu çok geçmeden ortaya çıkar. On yedi yaşından beri iki akıl hocası yönlendirmiştir Pym’i. İki akıl hocasının yarattığı, casusların, yalancıların ve devletlerin gizli dünyasında kendi yolunu bulmaya çalışan masum kahraman, kusursuz casustur o. Usta yazar John le Carre’nin kaleminden bir solukta okuyacağınız bir casus hikayesi. “Le Carre’nin başyapıtı... kusursuz bir roman.” Sunday Times
bilindik yazarların dışına çıktığımda acaba güzel midir okumak için harcadığım zaman değer mi değmez mi diye düşünürüm ama bu kitap beklentilerimin çok üstünde
Sıradışı karakterleri oldukça anlaşılır bir şekilde ele alıp, sizi onların dünyasına dahil edip, onların dilinden anlamanızı sağlamadaki ustalığıyla bu türün gerçek üstaflarından biri olan carre, bu eseri ile de okuyucularını sisler ardına bir yolculuğa çıkarıyor.
Bu kitabı okurken Le Carre’e hayranlığım daha da arttı.işte yazar işte roman dedim okurken,yazıldı mı roman böyle yazılır.Yazarın hemen hemen tüm romanlarında var,ölümüne vefa,sevdiği bir arkadaş için herşeyden vazgeçme.Le carre ‘in kitaplarını okurken bazen ilk sayfada sarıyor sizi,bazen ortalarına doğru,ama bitince uzun müddet damağınızda kalıyor tadı..Ve bu kitabın sonu sizi vay canına dedirtecek büyük bir sürprizle bitiyor,işte casus böyle olur 😉
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Bu kitabı bana biraz ağır geldi
bilindik yazarların dışına çıktığımda acaba güzel midir okumak için harcadığım zaman değer mi değmez mi diye düşünürüm ama bu kitap beklentilerimin çok üstünde
JOHN LE CARRE CASUSLUK KİTAPLARININ ÜSTADIDIR.
Sıradışı karakterleri oldukça anlaşılır bir şekilde ele alıp, sizi onların dünyasına dahil edip, onların dilinden anlamanızı sağlamadaki ustalığıyla bu türün gerçek üstaflarından biri olan carre, bu eseri ile de okuyucularını sisler ardına bir yolculuğa çıkarıyor.
Bu kitabı okurken Le Carre’e hayranlığım daha da arttı.işte yazar işte roman dedim okurken,yazıldı mı roman böyle yazılır.Yazarın hemen hemen tüm romanlarında var,ölümüne vefa,sevdiği bir arkadaş için herşeyden vazgeçme.Le carre ‘in kitaplarını okurken bazen ilk sayfada sarıyor sizi,bazen ortalarına doğru,ama bitince uzun müddet damağınızda kalıyor tadı..Ve bu kitabın sonu sizi vay canına dedirtecek büyük bir sürprizle bitiyor,işte casus böyle olur 😉