“Adam kendini bir yolun başında buldu.Köpeğini de yanına alıp yürümeye başladı.Nereye varacaklarını bilmiyorlardı.Yol da bitmek bilmiyordu.Yoruldular, çok susadılar.Karşılarına görkemli bir bina çıktı.Kapıyı güzel bir kadın açtı.İçeride sular çağıldıyordu.Yüzüne tatlı bir serinlik vurdu adamın"Buyurun," dedi güzel kadın, "istediğiniz kadar su içebilirsiniz!"Senai Demirci, bu kitabında, biricik sahih kaynak Kur'ân'ın haberlerini kurgunun heyecanında mayalıyor. İnsanın ürpertilerine dokunuyor, korkularının kuytularına iniyor, hüzünlerinin gömleğini yırtıyor. İnsanın içinde gezdirdiği gizli coğrafyanın içinde geziniyor.Acının kalbinden hayatın bileğine ateş taşırıyor. Cehennem ateşini avuçlarına koyuyor insanın.Yana yana gül olsun diye!
Senai Demirci eserinde az ama öz cümleler ile bir ayna tutmuş okurunun özüne… Bir ömrün özeti olan bir gün resmetmiş. Ne yansıdıysa, ne görebildiysem, ne duyabilseydim hepsi benden, ömrümden ibraret.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Okudukça insanı sarsan bir kitap.
Senai Demirci eserinde az ama öz cümleler ile bir ayna tutmuş okurunun özüne… Bir ömrün özeti olan bir gün resmetmiş. Ne yansıdıysa, ne görebildiysem, ne duyabilseydim hepsi benden, ömrümden ibraret.
Diger kitaplarına nazaran etkisinde kalamadigim bir kitap oldu
Senai hocamın yeri ayrı bende her eserine hayran kalıyorum. Bu da eksik kalmasın isteidm
Ne kadar sakindir mezarlık. İtirazsız. Endişesiz. Çoktan ölmeye razıymış gibi bir zamanlar çoğaltmak için yarışanlar!