Hayatım boyunca öykü okumaktan çok zevk almışımdır. Bunun ana sebebi elbette Sabahattin Ali’dir. Onun öykülerinde bambaşka bir hava, tat vardır. Lakin, ilk Orhan Kemal romanları okumaya başladığımdan beri, hepsi birbirinin devamı şeklinde süregelen toplumcu gerçekçiliğin aynasına baktığımı farkettim. Aynada kendimi görüyordum ancak kendimde Sabahattin Ali’yi, Orhan Kemal’i, Yaşar Kemal’i, Rıfat Ilgaz’ı, Kemal Tahir’i, Aziz Nesin’i görüyordum. Ekmek Arası, okuduğum öykü kitapları arasında ilk sıralara oynayan bir kitap. Sürekli kişisel gelişimden bahseden insanlar, kendi geçmişlerini, kendi toplumlarının geçmişini bilmeden nasıl olur da geleceğe doğru uzanmaya çalışır, anlam veremiyorum. Ekmek Kavgası can’dır, okunması gerekir.
Kitaplığımın tozlu rafında bulduğum babayadigarı bir kitap bu.Benim için çok değerli kitaplardan biri.Okuduktan sonra ise anlamı daha da arttı.Bir televizyon kanalında Orhan Kemal i tanıyana kadar okumayı ertelediğim kitaptı-Ekmek Kavgası.Orhan Kemal hakkında öyle güzel şeyler konuşuldu ki programdan sonra hemen kitaba sarıldım ve söylenenlerin az bile olduğuna kanaat getirdim.Bir yazar bu kadar mı hayatın içinden olaylara bakabilir.Bu kadar mı bize yakın olabilir.İnsan okurken aa! ben bu öyküyü bir yerden tanıyorum detirtebilecek kadar usta bir gölemci.Çünkü o bizden biriydi.İçimizden biri.Halkın aynaya yansımasıydı o.Bir Orhan Kemal yapıtı okuduğunuzda daha iyi anlayacaksınız demek istediklerimi.
orhan kemal..türkiyeyi ve türk insanınının melodramatik yüzünü tüm gerçekliğiyle ortaya seren yazarımız..sait faik gibi,cevat şakir gibi sıradan,basit insan olmadığını,her tip insanın bambaşka dünyaları,öyküleri olabileceğini haykıran ve duyuran yazarımız..bu öykü kitabı da onun en güzel öykülerinden oluşuyor..en güzel iki öykü kitabından birisi..alın,yudum yudum okuyun..
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Hayatım boyunca öykü okumaktan çok zevk almışımdır. Bunun ana sebebi elbette Sabahattin Ali’dir. Onun öykülerinde bambaşka bir hava, tat vardır. Lakin, ilk Orhan Kemal romanları okumaya başladığımdan beri, hepsi birbirinin devamı şeklinde süregelen toplumcu gerçekçiliğin aynasına baktığımı farkettim. Aynada kendimi görüyordum ancak kendimde Sabahattin Ali’yi, Orhan Kemal’i, Yaşar Kemal’i, Rıfat Ilgaz’ı, Kemal Tahir’i, Aziz Nesin’i görüyordum. Ekmek Arası, okuduğum öykü kitapları arasında ilk sıralara oynayan bir kitap. Sürekli kişisel gelişimden bahseden insanlar, kendi geçmişlerini, kendi toplumlarının geçmişini bilmeden nasıl olur da geleceğe doğru uzanmaya çalışır, anlam veremiyorum. Ekmek Kavgası can’dır, okunması gerekir.
Kitaplığımın tozlu rafında bulduğum babayadigarı bir kitap bu.Benim için çok değerli kitaplardan biri.Okuduktan sonra ise anlamı daha da arttı.Bir televizyon kanalında Orhan Kemal i tanıyana kadar okumayı ertelediğim kitaptı-Ekmek Kavgası.Orhan Kemal hakkında öyle güzel şeyler konuşuldu ki programdan sonra hemen kitaba sarıldım ve söylenenlerin az bile olduğuna kanaat getirdim.Bir yazar bu kadar mı hayatın içinden olaylara bakabilir.Bu kadar mı bize yakın olabilir.İnsan okurken aa! ben bu öyküyü bir yerden tanıyorum detirtebilecek kadar usta bir gölemci.Çünkü o bizden biriydi.İçimizden biri.Halkın aynaya yansımasıydı o.Bir Orhan Kemal yapıtı okuduğunuzda daha iyi anlayacaksınız demek istediklerimi.
orhan kemal..türkiyeyi ve türk insanınının melodramatik yüzünü tüm gerçekliğiyle ortaya seren yazarımız..sait faik gibi,cevat şakir gibi sıradan,basit insan olmadığını,her tip insanın bambaşka dünyaları,öyküleri olabileceğini haykıran ve duyuran yazarımız..bu öykü kitabı da onun en güzel öykülerinden oluşuyor..en güzel iki öykü kitabından birisi..alın,yudum yudum okuyun..