Batınîler - İblis Behmen romanı kitap olarak okuyucularımızın karşısına ilk defa çıkıyor. 1326 (1910)’da haftalık Hikmet gazetesinin ilk sayısından itibaren tefrika edilen eser, hem üslup hem de muhteva bakımından, edebiyatımızın şaheserlerinden A’mâk-ı Hayâl’den geri kalır bir roman değildir. En az onun kadar okuyucuda ilgi ve merak uyandırması beklenen bir eserdir.Edebiyat dünyamızda ve Batı edebiyatında Hasan Sabbah’ı ve Haşhaşîleri konu alan çeşitli romanlar yazılmıştır. Bunun sebebi herhalde, sapık bir mürşid ve ona aldanan müridlerin oluşturduğu her bakımdan karanlık bir teşkilatın, roman için elverişli bir konu olmasıdır. Yakın dönem Batı edebiyatında Amin Maaluf’un Semerkand’ı özellikle şahıs kadrosu bakımından Ahmed Hilmi’nin Batınîler’ine oldukça benzemektedir. Alparslan, Nizamülmülk, Ömer Hayyam, gibi tarihî şahsiyetler her iki romanda da karşımıza çıkar. Fakat iki roman arasında, teknik özellikler bir yana, yazarların bakış açılarından kaynaklanan büyük bir fark vardır.Batınîler, harcıâlem bir tarihî roman değildir. Yetkin bir anlatıma ve zengin bir muhtevaya sahiptir. Tasavvufî bir bakış açısı eserin bütününe hâkimdir. Hak ile batıl arasındaki mücadele bin yıl öncesinin karanlık sokaklarında devam etmektedir. Hakikat arayışı, bu defa müsbet değil, menfi bir yol ile, İblis’in yolu söz konusu edilerek anlatılır. Romanda Hasan Sabbah, ihtirası sebebiyle İblis’in yoluna düşen, fakat aynı zamanda iç dünyasında kendi kendisi ile çatışan; aşk sebebiyle İblis’e karşı gelen ve onunla mücadele eden bir kişidir. Ahmed Hilmi’nin Hasan Sabbah’ı karakterize ediş şekli, son derece kendine mahsustur. Roman bir bütün olarak birçok hususiyete sahiptir.
Ben anlamadım eserin neresi sadeleştirilmiş? Çok ağır bir dili var ve her sayfada onlarca osmanlıca kelime var. 50 yaş üzeri belki rahat okuyabilir ancak gençler için okunması pek mümkün değil. Eserin daha da sadeleştirilerek günümüz Türkçe’sine uyarlanmasını canı gönülden isterim. İçerik olarak da Filibeli Ahmed Hilmi zaten çok derin bir mütefekkirimizdir; yoruma lüzum yok.
Tamamlanamaması büyük talihsizlik olmuş, Amak-ı Hayal sıkletinde bir eser olabilirmiş. Sadeleştirmek yerine sayfa sonuna lügat koymaları da iyi olmuş. Orjinal kelimeleri ile okumak daha keyifliydi.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Keşke yarım kalmasaydı ama yine de güzel kitap
Hasan Sabbah’ı Filibeli Ahmet Hilmi’den okumak çok leziz. Keşke kitap tamamlanabilseydi de bu tat damağımızda kalmasaydı.
Ben anlamadım eserin neresi sadeleştirilmiş? Çok ağır bir dili var ve her sayfada onlarca osmanlıca kelime var. 50 yaş üzeri belki rahat okuyabilir ancak gençler için okunması pek mümkün değil. Eserin daha da sadeleştirilerek günümüz Türkçe’sine uyarlanmasını canı gönülden isterim. İçerik olarak da Filibeli Ahmed Hilmi zaten çok derin bir mütefekkirimizdir; yoruma lüzum yok.
yarım kalmış olmasına rağmen keyifle okunabilir
Tamamlanamaması büyük talihsizlik olmuş, Amak-ı Hayal sıkletinde bir eser olabilirmiş. Sadeleştirmek yerine sayfa sonuna lügat koymaları da iyi olmuş. Orjinal kelimeleri ile okumak daha keyifliydi.