Biri, sizi cinayet işlemekle suçladığında deliller bulur, tanıklar gösterir, bunun bir iftira olduğunu kanıtlamaya çalışırsınız, ama sizi itham eden kişi bizzat kendinizseniz, ne yaparsınız?" Ahmet Ümit'in Nisan ayında yayınlanacak romanı Sultanı Öldürmek bu satırlarla başlıyor. Yıllardır aynı kadını bekleyen bir tarihçinin hikâyesi bu. Şahane bir aşk için harcanmış bir ömrün hikâyesi... Serhazinlerin son temsilcisi Müştak Serhazin'in başından geçen dört günlük tuhaf bir serüven. Sapında Fatih Sultan Mehmed'in tuğrası bulunan mektup açacağıyla öldürülmüş bir tarih profesörü... Bir aşk cinayeti mi? Yoksa kökleri "Ulu Hakan"ın şüpheli ölümüne uzanan bir entrika mı? Osmanlı devletinin bir imparatorluğa dönüştüğü o zaferler ve ihanetlerle dolu günlere yapılan sıradışı bir yolculuk. Ve bu heyecan verici yolculuk boyunca kulaklardan eksik olmayan o kadim soru: Tarih, geçmişte yaşananlar mıdır, yoksa tarihçilerin anlattıkları mı?"...Ve Sultan Mehmed Han. Mehmed Han oğlu Murad Han oğlu Fatih Sultan Mehmed Han. İki karanın ve iki denizin hâkimi. Allah'ın yeryüzündeki gölgesi. Kostantiniyye'yi zapt eden padişah. Roma İmparatorluğu'nun doğal varisi, farklı dinlerden, farklı dillerden, farklı ırklardan yepyeni bir millet yaratma aşkıyla yanıp tutuşan kudretli hükümdar. Uçsuz bucaksız ovalarda at koşturan ordular. Kılıç sesleri, savaş naraları, korku çığlıkları. Ardı ardına düşen şehirler, ardı ardına yıkılan devletler, ardı ardına el değiştiren kaleler. Kırk dokuz yaşında dünyaya nam salmış bir hükümdar. Ve değişmez kader. Akşama kavuşan gün. Ecel şerbetini içen insan. Ve Fatih Sultan Mehmed'in şüpheli ölümü. Ve onun iki şehzadesi. İkiye bölünen saray, ikiye bölünen devlet, hiçbir şeyden haberi olmayan bir halk. Ve iki şehzadenin kanlı boğazlaşması sürerken saray odasında unutulan Fatih Sultan Mehmed Han'ın cansız bedeni..."
Ahmet Ümit’in şimdiye kadar okuduğum en iyi kitabıydı diyebilirim, 700 sayfaya yakın kitap 3 günde bitti. Hem İstanbulun fethini en ince ayrıntısına kadar öğreniyor hem de cinayeti son sayfalara kadar tahmin edemiyorsunuz. Roman da hem aşk, hem tahmini zor bir cinayet, hem tarih, hem psikoloji, herşey var. Mutlaka okumalısınız.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Tarihi bir roman olduğu hissini uyandırsam da okudukça kusursuz bir polisiyenin içinde buluyorsunuz kendinizi
arkadaşıma hediye etmek için almıştım. çok beğendi.
Ahmet Ümit’in şimdiye kadar okuduğum en iyi kitabıydı diyebilirim, 700 sayfaya yakın kitap 3 günde bitti. Hem İstanbulun fethini en ince ayrıntısına kadar öğreniyor hem de cinayeti son sayfalara kadar tahmin edemiyorsunuz. Roman da hem aşk, hem tahmini zor bir cinayet, hem tarih, hem psikoloji, herşey var. Mutlaka okumalısınız.
Tarihle alakası olmayan polisiye müthiş bir roman
Ahmet Ümit’in en güzel kitaplarından biri polisiye seviyorsanız mutlaka okuyun.