Demokrasi nedir; hangi değerleri kapsar? Demokratik bir toplumun vaz geçilmez değerleri nelerdir? Demokrasi bir yaşam biçimi midir, yoksa asgari değerler etrafında barış içinde bir arada yaşamayı mümkün kılan bir yönetim biçimi mi? Okumuş biriyle çobanın oyu bir olur mu? Demokrasilerde toplumun en alt katmanındaki biriyle en üst katmanındakini eşitleyen şey nedir? Neden herkesin en çok eleştirdiği ama aynı zamanda vazgeçemediği şeydir demokrasi? İşte Çoban ve Efendi’de Ömer Çaha tüm bu soruların cevabını vermeye çalışıyor. Yazar, demokrasinin ne olmadığından hareketle demokratik bir toplumun, bir yönetimin hangi değerleri içerdiğini ortaya koyuyor. Çoban ve Efendi’de yer alan yazıların bir kısmı demokrasiyle ilgili kafa karışıklığını gidermeye hizmet ederken, bir kısmı Türkiye örneğinden hareketle demokratik bir toplumun yapı taşlarına dikkat çekiyor. Çoban ve Efendi’yi okuduğunuzda demokrasiyle ilgili sarih bir bakış açısına kavuşacak ve demokrasinin, alternatiflerinde bulunmayan erdemleri hakkında fikir sahibi olacaksınız.
Hocam demokrasi kavramını güzel vurgulamış ama birde başkanlık sistemini bir başlık altında irdeleseydi en azından kitap günümüz siyasi hayatını daha iyi anlayabilmemizi sağlardı.
“Kimisi demokrasiden kendi yaşamını tek ve mutlak hakikat görüp bunu geriye kalan herkese dayatmayı anlıyor; kimisi de beğendiği yaşam biçimini demokrasi kılıfı adında meşrulaştırma yoluna gidiyor.”
Kitap bu cümlelerin geçtiği bölümle başlıyor. Dili herkesin anlayabileceği basitlikte. Fazla detaya inip, demokrasinin teorisi ya da felsefesi ile uğraşmıyor. Günümüzden örneklerle demokrasinin aslında ne olduğu ve ne olmadığı konusunu işliyor. Merak eden herkes için açıklayıcı ve faydalı bir kitap.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Hocam demokrasi kavramını güzel vurgulamış ama birde başkanlık sistemini bir başlık altında irdeleseydi en azından kitap günümüz siyasi hayatını daha iyi anlayabilmemizi sağlardı.
demokrasi kavramını herkesin anlayabileceği bir üslupla ele alan ömer çaha hocaya teşekkürler.
“Kimisi demokrasiden kendi yaşamını tek ve mutlak hakikat görüp bunu geriye kalan herkese dayatmayı anlıyor; kimisi de beğendiği yaşam biçimini demokrasi kılıfı adında meşrulaştırma yoluna gidiyor.”
Kitap bu cümlelerin geçtiği bölümle başlıyor. Dili herkesin anlayabileceği basitlikte. Fazla detaya inip, demokrasinin teorisi ya da felsefesi ile uğraşmıyor. Günümüzden örneklerle demokrasinin aslında ne olduğu ve ne olmadığı konusunu işliyor. Merak eden herkes için açıklayıcı ve faydalı bir kitap.