Pasta kutusundan çıkan satırları okumak kadınlar için bir mutluluktu. “Bunları yazarken beni düşündü,” diyorlardı içlerinden (öyle olmadığını herkes bilse de) ve değersiz varlıklarına bir değer biçildiğine inanıp mutlu oluyorlardı. Belki de ilk kez var olduklarını hissediyorlardı. Bunu anlamayacak kadar aptal değildim. Siparişle pasta yapan ve her birinin içine kişiye özel aşk metinleri koyan ama aşka inanmayan Faik Bey, kullandığı Mercedes’e âşık şoför, kırsalda saklanan babası hakkında atlılara ipucu vermemeye çalışan ufak çocuk, iki oğluna arı izleme projesi veren çapkın baba, eski kocasını bir sabah bir kafede, yanında yeni sevgilisiyle görüp işe geç kalan kadın, yabancı bir kadın gazeteciyi sınır kentindeki bombalanmış otel odasında alıkoyan adam… Hikmet Hükümenoğlu, onu romanlarıyla tanıyan okurunun karşısına bir öykü kitabıyla çıkıyor – Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri. Tuhaf, patolojik, alışılmadık aşk hikâyelerinin yanında bildik durumları da ustalıkla, incelikli bir mizahla, merak duygusunu hep canlı tutarak anlatıyor. İnanıp inanmamak okura kalmış.
Hikayeler oldukça naif, düşünceye sevk eder şekilde kurgulanmış. Sonları hep bir eksik sanki, okuyucunun hayal gücüne bırakılmış hissini veriyor. Sonlarını siz tamamlarsanız zihninizde sorun yok. Keyifli ve ilginç hikayeler…
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Kisa oykulerden olusan ,akici bir kitap.Ben bir solukda bitirdim.
güzel öyküler var ama yazarın romanları daha başarılı
Körburun’dan yazarın okuduğum 2. kitabı. Tarzını çok seviyorum.
Hikayeler oldukça naif, düşünceye sevk eder şekilde kurgulanmış. Sonları hep bir eksik sanki, okuyucunun hayal gücüne bırakılmış hissini veriyor. Sonlarını siz tamamlarsanız zihninizde sorun yok. Keyifli ve ilginç hikayeler…
Sıkmayan ama aynı zamanda bir düşünceye de pek sevk etmeyen bir kitap. Okumasınız pek bir şey kaybedeceğinizi düşünmüyorum açıkçası.