Bizim meyhanelerimiz, diye başlıyor Vefa Zat... Gramafonlu, Teldolaplı, sinekkapanlı, biraz salaş ama içten, farklı dünyaların resmedildiği meyhaneler. Eski İstanbul Meyhaneleri bizi, bir yandan Aksaray'ın eski sokaklarında sosyal tarih turuna çıkarırken, diğer yandan da anason kokuları, farklı şarap tatları içeren keyifli bir hikayeye çağırıyor. Daha önce Eski İstanbul Barları ve Adabıyla Rakı ve Çilingir Sofrası kitaplarıyla tanınan Vefa Zat, İstanbul'un o dönemde yerleşik içki adabına dair deneyimlerini yine "mesleki" ciddiyetle aktarıyor. "Uskumrunun perhizi fazla kaçırmış zarif hatunu" çirozdan geleneksel çilingir soframıza, gurmelik felsefesinden loş şarapevlerine, Baba Hasan'dan Cüce Simon'a, Taksim'den Samatya'ya, esnaf meyhanelerinden balıkçı meyhanelerine değin uzanan bir zenginlik içinde...Eski İstanbul Meyhaneleri, nostaljik anılarla örülmüş bir dönemin muhasebesini tutuyor. Bir dönemin içki adabına hala hasretle bakan müdavimlere ve bu hikayelerle büyüyenlere...
‘Eski İstanbul Meyhaneleri’ gramafonlu, teldolaplı, sinekkapanlı meyhaneleri anlatıyor. Aksaray’ın eski sokaklarında tarih turları, anason kokuları, farklı şarap tatları hatta içkiler hakkında değişik lezzetteki hikâyeler yer alıyor. ‘Eski İstanbul Meyhaneleri’, nostaljik anılarla örülmüş bir dönemin muhasebesi olarak da göze çarpıyor. ‘Eski İstanbul Meyhaneleri’ yazarın ‘Eski İstanbul Barları’, ‘Adabıyla Rakı’ ve ‘Çilingir Sofrası’ kitaplarının ardından dördüncü kitabı.
Öncelikle bu kitabı genç yaştakilere tavsiye edemeyeceğim. Çünkü eski meyhanelerden sonra sadece kitabın sonlarına doğru bugünün disko ve barlarından bahsediyor. Eski şarkıların ve romantizm kokan meyhanelerin yok oluşunu, bunların yerine, orta yaşlı kesimden çok genellikle gençlere yönelik pop müzikle, disko ve barların gelişinden bahsediyor.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
‘Eski İstanbul Meyhaneleri’ gramafonlu, teldolaplı, sinekkapanlı meyhaneleri anlatıyor. Aksaray’ın eski sokaklarında tarih turları, anason kokuları, farklı şarap tatları hatta içkiler hakkında değişik lezzetteki hikâyeler yer alıyor. ‘Eski İstanbul Meyhaneleri’, nostaljik anılarla örülmüş bir dönemin muhasebesi olarak da göze çarpıyor. ‘Eski İstanbul Meyhaneleri’ yazarın ‘Eski İstanbul Barları’, ‘Adabıyla Rakı’ ve ‘Çilingir Sofrası’ kitaplarının ardından dördüncü kitabı.
Öncelikle bu kitabı genç yaştakilere tavsiye edemeyeceğim. Çünkü eski meyhanelerden sonra sadece kitabın sonlarına doğru bugünün disko ve barlarından bahsediyor. Eski şarkıların ve romantizm kokan meyhanelerin yok oluşunu, bunların yerine, orta yaşlı kesimden çok genellikle gençlere yönelik pop müzikle, disko ve barların gelişinden bahsediyor.