İnsanlar önce tekniği, 19. Yüzyılda ise mekaniği kendi hizmetinde kullanmıştır. 20. Yüzyılda teknolojikleşen bu süreç 21. Yüzyılda BNIC tabanlı teknolojilerin hakimiyetine girmek üzeredir. Transhümanizm, genetikbilim ve biyoteknoloji gibi alanlar, canlılar ve doğa üzerinde dönüşüme yol açarak etik düzlemi de değiştirecektir. Bu kitap 272 yıl önce “bilim ve sanatlarımız geliştikçe ruhlarımız bozulmuştur” diyen Rousseau’nun yolunda yürüyen bir yazarın biyo-teknolojiye karşı etik tutumunu okurlara sunuyor. Kitapta transhümanizm, genetik ve biyoteknoloji gibi teknolojik süreçlerin “hayatlarımızın tam ortasına yerleşeceğine” dair tedirgin edici çözümlemeler okuru bekliyor.Doç Dr. Ahmet Dağ, “Transhümanizm” kitabının yazarıGerçek üstü bir zaman diliminde yaşıyoruz. Bu kitap yazılırken viral kaynaklı bir pandemi yüzünden milyonlarca insanın hayatını kaybettiği ve yine bu hastalıktan korunmak için biyoteknolojinin en son ürünü olan bir mRNA aşısının yüz milyonlarca insanın vücuduna enjekte edildiği bir dönemden geçtik. Rüyalarımızda dahi hayal edemeyeceğimiz bir hayatta kalma çabası ve biyoteknolojinin hayatımızı nasıl kurtarabileceğinin en yakın şahitleriyiz. İşte bu kitap CRISPR gen mühendisliği ve diğer bir çok biyoteknolojik ilerlemenin insanoğlunu yeni dünya düzenine nasıl hazırlanmamız gerektiğini anlatıyor. Hastalıkların azaltıldığı, insanların yeni özellikleri edinebildiği yapay zeka ile biyotekilliğin tartışıldığı bir dünyaya…Dr. Cihan Taştan, Üsküdar Üniversitesi TRGENMER Direktörü&HiDNA Biyoteknoloji CEO’su
Kitap, biyoteknolojinin insan hayatı üzerindeki etkisini objektif biçimde aktarıyor. Biyoteknoloji ile ilgili olmasanız bile işin özünde insan olduğu için okudukça ilginiz artıyor. Hastalıkların, hatta ölümün bile insanlar için sorun olmaması fikri en başta cazip gelse de bu gelişmelerin gebe olduğu sorunlar da kitapın ana konularından. Ülkemizde genç akademisyenlerin bu tarz konulara yönelmesi ve çalışmalarını bizimle paylaşması çok değerli. Yazarın yeni eserlerini okumak için sabırsızlanıyorum.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Kitap, biyoteknolojinin insan hayatı üzerindeki etkisini objektif biçimde aktarıyor. Biyoteknoloji ile ilgili olmasanız bile işin özünde insan olduğu için okudukça ilginiz artıyor. Hastalıkların, hatta ölümün bile insanlar için sorun olmaması fikri en başta cazip gelse de bu gelişmelerin gebe olduğu sorunlar da kitapın ana konularından. Ülkemizde genç akademisyenlerin bu tarz konulara yönelmesi ve çalışmalarını bizimle paylaşması çok değerli. Yazarın yeni eserlerini okumak için sabırsızlanıyorum.