Hakan Akpınar’ ın hazırlamış olduğu Postmodern Darbenin Öyküsü aslında objektif bir anlatımı varmış gibi görünmesine rağmen alttan alttan mesajlar veren bir kitap. Kitapta her ne kadar da hem bu postmodern darbenin müdavimleri eleştirilerek demokrasi adına yerilse de bir yandan da darbeye neden oldukları iddia edilenler yerden yere vurulmaktadır. Ama ben bir yandan da Hakan Akpınar Bey’ in dikkatini çekmek isterim. Halkın büyük bir kesminin oy potansiyelini alarak iktidara gelmiş bir koalisyon hükümetini yerle bir eden süreç aslında sadece kendilerinin eksiklerimidir. Yoksa derin devlet ve medya işbirliği ile hazırlanmış bir tezgah mıdır. Daha o koalisyon hükümeti iktidarda iken polis, asker ve emeklilere yaptığı büyük zamlarla onların önünde eğilenler ve iktidardakilere övgüler yağdıranlar sürecin hemen ardından nasıl da aslan kesilmişlerdir. Şimdi onların aldıkları bu paralardan dolayı göklere çıkarıp sonra kuyruk korkusu ile yerlerin dibine sokanlar acaba mezarlarında rahat uyuyabiliyorlar mı (Özellikle emekliler) Ben kesinlikle bu koalisyon hükümetinin tarafında ve onlara çanakçılık yapmak için söylemiyorum bunları sadece ortada bir realite vardır. Bu realitede birilerinin korktuğu bazı siyasetçileri siysi anlamda öldürme kaygısıdır. Yazarın bu pencereleri de görmezden gelmemesi gerekirdi.