Bir edebi metnin sayısız tekliflerinden biri de düşünceler, hayaller, hatıralarla süslenmiş bir ‘yolculuk’tur. Okur olarak, hepimiz, bazen metnin bizi götürdüğü yerlere doğru; bazen de metindeki küçük bir işaret vesilesiyle, kendi imkânlarımızın bize sunduğu tamemen şahsi güzerhâhlara doğru yol alırız.AÇILI/YORUM, bu bağlamda, bir okur/yazar olarak Alaeddin Özdenören’in edebî metinlerin kapısından içeri girerek çıktığı yolculuklardan, metnin ufuklarına açılarak ulaştığı yorumlardan oluşuyor. Bu yazılar kimi zaman bir şiirin içinden geçilerek olabildiğince şaşırtıcı menzillere ulaşırken, kimi zaman da bir romanı didik didik eden bir çözümlemeye dönüşüyor. Bu yönüyle AÇILI/YORUM, Türk edebiyatında eşine az rastlanabilecek keyifli bir okuma yolculuğu teklif ediyor okuyucuya...
Kitabın içerisindeki açılım diyebileceğimiz bazı şiirler üzerine yazılmış yorumlar okumak zor bir okuma deneyimiydi. Fakat eserde, Yedi Güzel Adam’ın hayatından bir şeyler bulmak güzeldi. Ayrıca yazarın “Ruhun varlığı, düşünce, şuur, hafıza ile ispat edilir. Varlığınızdan şüphe ediyorsunuz. Fakat şüphe etmek düşünmek değil midir? Tanrının varlığından, matematik bilginin geçerliğinden, kısacası her şeyden şüphe edebilirim, ama, şüphe ettiğimden şüphe edemem diyor Descartes. Şüphe etmek düşünmek demektir. O hâlde düşünmem, kendisinden asla şüphe edemeyeceğim bir apaçık bilgiyi, ilk temel hakikati gösterir. Şüphe etmekle, şüphe eden, düşünen bir ben’in var olduğunu apaçık kavrarım: Düşünüyorum, öyle ise varım…” şeklindeki diyalektik denemelerini ve “Suç ve Ceza” hakkındaki toparlamış olduğu değerlendirmelerini okumak ise ayrı bir edebiyat zevki tattırdı.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Şiiri, sanatı ve edebiyatı sevenlerin, bu alanlarda derunîleşebilenlerin ilgiyle okuyabileceği bir eser..
Kitabın içerisindeki açılım diyebileceğimiz bazı şiirler üzerine yazılmış yorumlar okumak zor bir okuma deneyimiydi. Fakat eserde, Yedi Güzel Adam’ın hayatından bir şeyler bulmak güzeldi. Ayrıca yazarın “Ruhun varlığı, düşünce, şuur, hafıza ile ispat edilir. Varlığınızdan şüphe ediyorsunuz. Fakat şüphe etmek düşünmek değil midir? Tanrının varlığından, matematik bilginin geçerliğinden, kısacası her şeyden şüphe edebilirim, ama, şüphe ettiğimden şüphe edemem diyor Descartes. Şüphe etmek düşünmek demektir. O hâlde düşünmem, kendisinden asla şüphe edemeyeceğim bir apaçık bilgiyi, ilk temel hakikati gösterir. Şüphe etmekle, şüphe eden, düşünen bir ben’in var olduğunu apaçık kavrarım: Düşünüyorum, öyle ise varım…” şeklindeki diyalektik denemelerini ve “Suç ve Ceza” hakkındaki toparlamış olduğu değerlendirmelerini okumak ise ayrı bir edebiyat zevki tattırdı.
Üstad Özdenörenin kalemi zevkli ve akıcıdır. Tavsiye ederim.
Duygulara tercüman güzel farklı bir eser
anlatılamayan duygulara tercüman.