Amerikan kökenli yoksul bir ailede büyüyen ve bir Katolik manastırında rahibe eğitimi alan Voltairine de Cleyre, Rus Yahudisi ailesiyle birlikte Amerika'ya göç eden ve buradaki yaşamına sıradan bir işçi olarak başlayan Emma Goldman'ın çağdaşı arkadaşıdır. Paul Avrich'in de anlattığı gibi, hayata bakışlarında ve karakterlerinde bir çok farklılıklar olmasına ve aralarında uzunca bir süre devam eden trajik bir dargınlık yaşanmasına rağmen, üst sınıfların eğitim olanaklarından yararlanmadıkları halde, inatçı ve sebatkâr mizaçları sayesinde kendi kendilerini yetiştirmeleriyle; ailelerinin ve çevrelerinin dar kalıplarını parçalamada gösterdikleri inatla duygusal ilişkilerini özgürce yaşayabilmek için en yıkıcı hayal kırıklıklarına direnme cesareti göstermeleri ve birebir yaşadıkları ilişkilerde zorlu mücadeleler vermeleriyle ezilenlerin yanında ve baskıların karşısında çarpan yürekleri ve önyargılara karşı seslerini yükseltmedeki cüretkarlıklarıyla olumsuz sınıfsal koşullarının yanısıra, toplumun onları bir kadın olarak da bir kenara itme girişimlerini göğüslemekle kalmayıp, ezilen cinse ilişkin görüşlerini, yaşadıkları çağın çok ötesinde seslendirmelerini sağlayan dahice zekalarıyla, "Amerikan toprağında" nadiren, ama yanyana yetişen bu iki "zarif çiçek", temelde ne kadar da benzer birbirine.
Kitabı önüme aldım.Düşündüm,düşündüm.Bu kadının derdi ne?Neden bu kadar eziyet etmiş kendine?Sonrakendime “Sen bir otsun dedim”Anarşist felsefeyi düşünüp rüya görmemek mümkün mü?Devlet yok,idare edenbir takım burnu büyükler yok.Herşeyi insanlar iş bölümü içinde,kooperatif gibi örgütler kurarak yapıyor.Ütopyaolsa bile bana güzel geliyor.Kadınlar bu kitabı okumalı bence.
kadın kahramanları erkek kahramanlardan iki kat fazla alkışlıyorum. çünkü onlar kendilerine yakıştırılmayan, layık görülmeyenleri başarıyorlar. asfaltta yürümekle kumsalda yürümeyi bir kıyaslayın!
Çok hoş bir biyokrafik kitap. Yazarın biyografi ve araştırma alanında çok iyi olduğu söylenebilir. Kitabın arkasına alınan notların yorucu olması dışında çok birikimli bir çalışma.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Kitabı önüme aldım.Düşündüm,düşündüm.Bu kadının derdi ne?Neden bu kadar eziyet etmiş kendine?Sonrakendime “Sen bir otsun dedim”Anarşist felsefeyi düşünüp rüya görmemek mümkün mü?Devlet yok,idare edenbir takım burnu büyükler yok.Herşeyi insanlar iş bölümü içinde,kooperatif gibi örgütler kurarak yapıyor.Ütopyaolsa bile bana güzel geliyor.Kadınlar bu kitabı okumalı bence.
kadın kahramanları erkek kahramanlardan iki kat fazla alkışlıyorum. çünkü onlar kendilerine yakıştırılmayan, layık görülmeyenleri başarıyorlar. asfaltta yürümekle kumsalda yürümeyi bir kıyaslayın!
Çok hoş bir biyokrafik kitap. Yazarın biyografi ve araştırma alanında çok iyi olduğu söylenebilir. Kitabın arkasına alınan notların yorucu olması dışında çok birikimli bir çalışma.