Hatıraların solmayan çiçeği kalbimizde ve aklımızda durmadan açar. Bir söz, bir jest, bir bakış, bir tereddüt, umulmadık zamanda açan veya kapanan bir kapı, sevinçli veya hüzünlü bir haber, akıp giden ömrün, bazen dönüm noktaları olur. Anılar bazen, kayboldu denilen yer veya zamanda önümüze çıkar. Düşmanlıkların üzeri küllenir, dostluklar unutulmaz. İnsanı, düşmanının attığı taş değil, dost zannedilenin fırlattığı gül yaralar. Gül yarası gönül yarasıdır. Ömür bu yaraları bazen tamir edebilir, bazen edemez. Şair ne demiş: "Yorulmaktır köhne dünyayı tamire çalmak."Hizmet, merhamet, şifa dağitmak bir hekimin sahip olabileceği en önemlli özelliklerdir. Araştırmak, yeni bulgu ve bilgilere ulaşmak bir ilim adamının aranılan özellikleridir. Hassas ve seven bir kalp, duyarlı ve görebilen gözler bir şaire yakışır. Bu özelliklerin hepsi hüsrev hatemi'de vardır. Üstelik "devasa " bir hafızaya sahiptir. Sohbeti ve nükteleri, bilhassa hekimliği ile aranılan kişidir. Nev'i şahsına münhasır bir insan...kalabalıklar içinde yanlız insan, şair, hekim, ilim adamı. Bu kişiden yarınlara hatıraları da kalmalı idi.İşte kaldı.
Prof. Dr. Hüsrev HATEMİ’nin kaleme aldığı Anıcak Ol Meclisi Hüsrev hocanın hatıralarından oluşmaktadır. 1945’den günümüze kadar dayanan hatıralarında, zamanın yokluklarından, musîki zevkinden, okul hayatına dair pekçok konuda bilgi edinebiliyoruz. Yazarların hatıralarını okumakla onların bazı noktalara gelirken ne merhaleler atlattıklarını görme şansını yakalamış oluyoruz. Dergâh yayınları arasından çıkan bu kitabın yeni baskıları mevcut. Anılar adı altında yayımlanan bu eser, daha geniş çaplıdır. Benim okuduğum ise Hatıralar I başlığını taşımaktadır.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Hatemi Hocam konuşma uslubunu kitabına yansıtmış.Konuları ağır ağır ve derinden aktarmış.Anı meraklıları için kaçırılmayacak bir kitap.
”gül yarası gönül yarasıdır” hüsrev hatemi hocanın kardeşi hüseyin hatemi ile olan ilişkilerini bir anılar topluluğu olarak burada görmek çok güzel
Prof. Dr. Hüsrev HATEMİ’nin kaleme aldığı Anıcak Ol Meclisi Hüsrev hocanın hatıralarından oluşmaktadır. 1945’den günümüze kadar dayanan hatıralarında, zamanın yokluklarından, musîki zevkinden, okul hayatına dair pekçok konuda bilgi edinebiliyoruz. Yazarların hatıralarını okumakla onların bazı noktalara gelirken ne merhaleler atlattıklarını görme şansını yakalamış oluyoruz. Dergâh yayınları arasından çıkan bu kitabın yeni baskıları mevcut. Anılar adı altında yayımlanan bu eser, daha geniş çaplıdır. Benim okuduğum ise Hatıralar I başlığını taşımaktadır.