Mutsuz çocuklukları dışında ortak yanı olmayan dört genç kız, başlangıçta yabancı olmalarına karşın, zaman içinde acıklı geçmişlerinin onları sonsuza dek birbirine bağlayacağını görecekti. İlk kez Dr. Marlow'un grup terapi seansında bir araya gelen Misty, Star, Jade ve Cat, için, önceleri bu bağ bile çok kırılgandı. Yabani Çiçekler'in her biri, derinlerdeki acılarını, hiç kimseyle konuşamadıkları aile sırlarını, anne babalarının onları nasıl incittiğini, kullandığını ya da terk ettiğini anlattılar birbirlerine. Bu karanlık duyguları paylaştıktan sonra, gidecek hiçbir yeri olmayan kayıp çocuklar değildiler artık. Yalnızlık ve acı içinde geçen onca yıldan sonra, bu dünyada onları anlayacak birileri olduğunu görmüşlerdi. Terapiler sona erdiğinde, kızlar birbirlerini bir daha görüp görmeyeceklerini bilmiyorlardı... Derken Jade hepsini, mutsuz çocukluğunun savaş alanı olan, anne babasının muhteşem malikânesine davet etti. Burada dostluk bağlarını ve birbirlerine duydukları güveni canlandırmayı umut ediyordu. Ancak bu kez, Dr. Marlow'un gözlemci bakışlarından uzak oldukları için, durum çok farklıydı. Artık Bahçedeki Çiçekler'di onlar. Dört genç kız, malikânenin çatısında, el ele tutuşup birbirlerine, şimdiye kadar kimseye söylemedikleri, içlerinde küllenmiş bir kor gibi yatan asıl gerçeği söylemeye yemin ettiler ve bir büyük sırrı paylaştılar.
v.c andrews’in tarzına hayran biri olarak bu serinin diğer kitaplarından oldukça farklı olduğunu düşünüyorum.ilk kitabı buna nazaran daha yavaş ilerliyordu fakat bahçedeki çiçeklerde yaşanılan olaylar,anlatıma birazda polisiye katılmış olması sizlere farklı bir heyecan vericek ve kitabı elinizden bırakamamanızı sağlıcak.kızların birbirine olan bağlılığı, gözleri kapalı atıldıkları tehlikeler,ne yaşarlarsa yaşasınlar yan yana durmaları dudak ısırtıcak cinsten.okumadan ölmeyin! :’)
Bahçedeki Çiçekler’de V.C Andrews’ın diğer kitaplarına nazaran daha farklı bir tarz sezinledim. Kısmî polisiye diyebilirim ve bu eserini daha kuvvetli kılmış. Güzeldi…
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
artik bu kadinin kitaplarindan daraldim, hepsi yani hikayeler, bir daha almayacagim
v.c andrews’in tarzına hayran biri olarak bu serinin diğer kitaplarından oldukça farklı olduğunu düşünüyorum.ilk kitabı buna nazaran daha yavaş ilerliyordu fakat bahçedeki çiçeklerde yaşanılan olaylar,anlatıma birazda polisiye katılmış olması sizlere farklı bir heyecan vericek ve kitabı elinizden bırakamamanızı sağlıcak.kızların birbirine olan bağlılığı, gözleri kapalı atıldıkları tehlikeler,ne yaşarlarsa yaşasınlar yan yana durmaları dudak ısırtıcak cinsten.okumadan ölmeyin! :’)
Bahçedeki Çiçekler’de V.C Andrews’ın diğer kitaplarına nazaran daha farklı bir tarz sezinledim. Kısmî polisiye diyebilirim ve bu eserini daha kuvvetli kılmış. Güzeldi…
yazarın kitapları mükemmel. insanlara bizlere birşeyler katmaya çalışıyor ve hayat dersleri veriyor. mutlaka okuyun. çok etkili hikayeler.