Batılılaşma İhaneti ilk defa 1975 yılında yayınlandı. Yirmi yıl boyunca devamlı ilgi odağı olan ve sürekli basılan bu kitap, geniş bir okur-yazar kitlenin düşünce ve tavırlarının oluşumunda, en azından çağdaş tabulardan bağımsızlaşmasında müessir rol oynadı. Batılılaşma İhaneti esas itibariyle yakın tarihe yönelik bir meydan okumadır. Merhum Cemil Meriç kitap yayınlandığı zaman onu bir "ithamname" olarak nitelemişti. Kitabın yirmi yıldır azalmayan bir ilgiye mazhar olması şüphesiz öncelikle ele aldığı konunun aktüalitesini yitirmemesinden kaynaklanıyor. Fakat sırf konunun güncelliği böyle bir sonuç doğurmaya yetmez. Ele aldığı hususları cesaretli değerlendiriş biçimi ile birlikte, vardığı sonuçlar da ilginin sürekliliğini sağlamıştır. Yazarı kitabın gördüğü ilgiyi, en çok maşeri vicdana, kamunun hislerine tercüman olmasına bağlamaktadır. Bir mağlubiyetin ideolojisi olan "Batılılaşma"nın doğru değerlendirilebilmesi için Batılılaşma İhaneti mutlaka okunmalı...
1975 yılında yazılmış olmasına rağmen konunu güncelliği sebebi ile okunabilir. şahsen yazarını tanıdğım için düşüncelerin içten geldiği gibi yazıldığını belirtebilirim
Şimdi boğazı yabancı lokmasına, sırtı Amerikan basmasına, gönlü frenk yosmasına, beyni yabancı kusmasına alışmış kompradör bürokrasinin dilinden düşürmediği bir söz var; “Çağdışı”… Bu söz, bir gün halkımızın işe talimli bileklerinden, aydınlık kafasından, imanlı göğsünden, tecvitli ve tevhitli ağzından yankılanarak tekrar sahiplerine dönecektir…Halkımız, müslüman halkımız, iman dolu sinesinden kopan narasıyla, bileklerinden taşan güçle, beyninden yankılanan kıvılcımla “çağdışı” hitabını bürkrasinin ikiyüz yıldır utanmayı unutmuş suratına çarpacak, bütün hayvanat, ins ve cin ne idüğü belirsiz bir hilkat garibesine dönüşecek bu mahluku ibretle seyredecektir…Yıkarıdaki satırlar kitabın bir bölümünden. Sayın Doğan; 1970’li yıllarda yazdığı bu satırlarla 70 öncesi döneme ışık tutmaya çalışırken aslında 70 sonrası 21. yüzyıl Türkiye’sinin halini fevkalade güzel bir şekilde aydınlığa kavuşturmuş….Israrla tavsiy ederim…
türkiyede cumhuriyetin ilanından sonra başlayan batılılaşma zihniyetinin, aslında hiçte cumhuriyetle başlamadığını ve jön türk zihniyetinin taklitçi fikir(sizlik) anlayışını da gözler önüne sermektedir. Cumhuriyetin özellikle kuruluş felsefesine aşina olmak için bence mutlaka okunması gereken bir eser.
tanzimatla başlayan batılılaşma çabaları ve emperyalist batılı devletlerin emellerini gerçekleştirme adına ülkemiz ve milletimiz üzerine oynadığı oyunlar ve kullandığı figüranlar gayet açık anlatılmış. okunması gereken bir kitap.
Batılılaşma İhaneti’ni okuyalı epey bir zaman oldu.Verdiği coşku hala yüreğimde .Okunması ve üzerinde düşünülmesi gereken bir kitap.İhanet sözcüğünün anlamında bile isteye vatana ve değerlere saldırı söz konusudur.Fakat; “düşenin tutacağı dalı seçme iradesinin olmadığı demlerle ilgili kurtuluş önerilerini bu sözcükle ifade etmesek daha sağlıklı bir yol takip etmiş oluruz kanısındayım.Eksik düşünmüş,gaflet ve dalalet içinde olunabilinir bel ki ama bir insanın ülkesine ve milletine ihanet edebileceğini aklım pek almıyor.İsabetsiz kararları ihanet olarak değil de ders alınacak hakikatler olarak görmek gerek.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
1975 yılında yazılmış olmasına rağmen konunu güncelliği sebebi ile okunabilir. şahsen yazarını tanıdğım için düşüncelerin içten geldiği gibi yazıldığını belirtebilirim
Şimdi boğazı yabancı lokmasına, sırtı Amerikan basmasına, gönlü frenk yosmasına, beyni yabancı kusmasına alışmış kompradör bürokrasinin dilinden düşürmediği bir söz var; “Çağdışı”… Bu söz, bir gün halkımızın işe talimli bileklerinden, aydınlık kafasından, imanlı göğsünden, tecvitli ve tevhitli ağzından yankılanarak tekrar sahiplerine dönecektir…Halkımız, müslüman halkımız, iman dolu sinesinden kopan narasıyla, bileklerinden taşan güçle, beyninden yankılanan kıvılcımla “çağdışı” hitabını bürkrasinin ikiyüz yıldır utanmayı unutmuş suratına çarpacak, bütün hayvanat, ins ve cin ne idüğü belirsiz bir hilkat garibesine dönüşecek bu mahluku ibretle seyredecektir…Yıkarıdaki satırlar kitabın bir bölümünden. Sayın Doğan; 1970’li yıllarda yazdığı bu satırlarla 70 öncesi döneme ışık tutmaya çalışırken aslında 70 sonrası 21. yüzyıl Türkiye’sinin halini fevkalade güzel bir şekilde aydınlığa kavuşturmuş….Israrla tavsiy ederim…
türkiyede cumhuriyetin ilanından sonra başlayan batılılaşma zihniyetinin, aslında hiçte cumhuriyetle başlamadığını ve jön türk zihniyetinin taklitçi fikir(sizlik) anlayışını da gözler önüne sermektedir. Cumhuriyetin özellikle kuruluş felsefesine aşina olmak için bence mutlaka okunması gereken bir eser.
tanzimatla başlayan batılılaşma çabaları ve emperyalist batılı devletlerin emellerini gerçekleştirme adına ülkemiz ve milletimiz üzerine oynadığı oyunlar ve kullandığı figüranlar gayet açık anlatılmış. okunması gereken bir kitap.
Batılılaşma İhaneti’ni okuyalı epey bir zaman oldu.Verdiği coşku hala yüreğimde .Okunması ve üzerinde düşünülmesi gereken bir kitap.İhanet sözcüğünün anlamında bile isteye vatana ve değerlere saldırı söz konusudur.Fakat; “düşenin tutacağı dalı seçme iradesinin olmadığı demlerle ilgili kurtuluş önerilerini bu sözcükle ifade etmesek daha sağlıklı bir yol takip etmiş oluruz kanısındayım.Eksik düşünmüş,gaflet ve dalalet içinde olunabilinir bel ki ama bir insanın ülkesine ve milletine ihanet edebileceğini aklım pek almıyor.İsabetsiz kararları ihanet olarak değil de ders alınacak hakikatler olarak görmek gerek.