En çok kim seviyor seni?... En son ne zaman kendi hatrını sordun?... Kaç defa düştün, kaç defa ayağa kalktın?... En son kime, “Senin kredin sonsuz bende” dedin de sonra dostluğunu takside bağladın? Vazgeçtiklerinle vazgeçemediklerinin boyları kaç metre olmuş biliyor musun? Şimdi sana kaybolan yıllarını verseler geri alır mısın?... Hayat bu. Sonra bir bakmışsın aklını, kalbini merdaneye kaptırmışsın… Çocukluk, büyümek, şehirlerin boğuculuğu, anneler-babalar, anneanneler-dedeler, kadir kıymet bilmek, her şeyi unutmak, sürate yenik düşmek… Yalnızlıklar, öfkeler, umutlar, heyecanlar, ölümler, küçük intihar notları… Ama en çok naiflikler, yanından fark etmeden geçip gitsek de aklımızın bir yanına takılıp kalan güzellikler… Elif Key anların, olayların, sıradan gibi görünen başkalıkların fotoğraflarını çekip kalemini oynatıyor. Bize İki Çay Söyle… bir çocuk naifliği içinde eğlenceli ama bir o kadar da yakıcı anlatılar, bir iç dökme, dertleşme...
yakın geçmişte ki siyasi,toplumsal olayları ele alan aynı zaman da çocukluğumuzun ruhsal ve çevresel masumane yapısını anlatan bir kitap fena değil diyebilirim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Bize iki çay söyle. Biri demli biri açık olsun.
yakın geçmişte ki siyasi,toplumsal olayları ele alan aynı zaman da çocukluğumuzun ruhsal ve çevresel masumane yapısını anlatan bir kitap fena değil diyebilirim.
Sosyal medyada her gün gördüğümüz duyar yazılarının tek bir kişi tarafından kitabı yazılmış hali. Çok sıradan. Beğenmedim.
Dili o kadar sade ve akıcıydı. Kitabı bir günde bitirdim.
Boğazım düğümlenerek okudum kitabın çoğunu.Ama yine de bir gülümseme oluşturdu bazı anılar yüzümde.