Bukalemun Erkek “Osmanlı İmparatorluğu’nda Ve Türkiye Cumhuriyeti’nde Ataerkil Yapılar Ve Modern Edebiyat”
Yayın Tarihi: 19.01.2005
Orijinal Adi: ıl maschio camaleonte Strutture patriarcali nell' lmpero ottomano e nella Turchia moderna
ISBN: 9789750502910
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 445
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: 3. Hm. Kağıt
Boyut: 13 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
Ataerkillik, gerek bilimsel dilde gerekse günlük dilde ‘uluorta’ kullanıldığı için anlam kaybına uğramış bir kavram. Kimi zaman fazla geniş kullanılıyor, kimi zaman fazla dar. Kimi zaman - "maçoluk" eşliğinde - küçümseyici, aşağılayıcı bir ifade olarak kullanılıyor, kimi zaman da ‘teknik’ bir terim olarak uzmanlık jargonuna sıkışıyor. Bu eserde Ayşe Saraçgil, ataerkillik kavramına açıklık ve genişlik kazandırıyor. Ataerkilliği, aile yapısı modeli olmanın ötesinde; toplumların dünyayı algılama biçimlerini, toplumsal deneyimin birikimini ve iktidar mekanizmalarını belirleyen yapıların bütününü ifade eden kilit bir kavram olarak ele alıyor. Bu çözümlemeyi, Osmanlı İmparatorluğu’ ndan modern Türkiye’ye uzanan modernleşme sürecine bakarak yapıyor yazar. "Resmen" ve yukarıdan aşağıya bir yöntemle başlatılan kurumsal modernleşme sürecinin ataerkil yapılarla girdiği etkileşim, bu süreci kavramanın temel önemde bir boyutu. Zira geleneksel ile modernin, birey ile cemaatin, çocuğa ve kadına ayrılmış ‘iç’ ile toplumsal hayatın cereyan ettiği ‘dış’ arasındaki zaman zaman çatışmaya yol açan gerilimin odağında, ataerkil yapılarla modernizm arasındaki ‘pazarlıklı’ ilişki var. Ayşe Saraçgil, tüm bu yapıların, çatışmaların, değişimlerin ve değişmeyenlerin edebiyattaki yansımalarını, yüz elli yıllık değişim sürecinin sınır ve sonuçlarını inceliyor.
Türk toplumunda erkekleri şu şekilde tasvir ediyorum;Akşam tanıdık bir genç kız hakkında evinde ailesinin yanında o kız hakkında sözler sarfedildiğinde “Bırakın ya şu kızı, namussuzun biri, bu evde onun adı geçmesin” diyen pek çok erkek aynı kızı bir barda görseler ona bir prenses muamelesi yaparak elini öper, ona birşeyler ısmarlarlar. Türk erkekleri ne kadar modernleşirse modernleşsin bu yapıdan asla hatta kolay kolay kurtulamayacak gibi görünüyor. erkek Osmanlı’ dan günümüze her zaman dediği dedik olan, yaptıkları doğru olan, sözünün önüne geçilmeyen bir kişi olarak karşımıza çıkıyor. Onun doğruları doğru, sözleri sözdür ve bu nedenledir ki ataerkil bir toplumun verdiği dezavantajla aslında sabahları maskeleri ile gezen bir sürü erkek ile karşı karşıya kalıyoruz. Gece olduğunda ise bu maskeler inerek gerçek erkek renkleri ile karşılaşıyoruz. Kitapta erkek dünyasıyla bezenen ataerkil bir toplumda erkeğin rolü ve sosyal yapısında meydana gelen değişiklikler her ne kadar anlatılırsa anlatılsın ben erkeklerimizin Osmanlıdan günümüze kadar sadece teknik anlamdaki gelişimlere karıştığını düşünüyorum, ancak erkeklerin kişilik gelişiminde önemli bir değişimin olduğunu sanmıyorum.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Türk toplumunda erkekleri şu şekilde tasvir ediyorum;Akşam tanıdık bir genç kız hakkında evinde ailesinin yanında o kız hakkında sözler sarfedildiğinde “Bırakın ya şu kızı, namussuzun biri, bu evde onun adı geçmesin” diyen pek çok erkek aynı kızı bir barda görseler ona bir prenses muamelesi yaparak elini öper, ona birşeyler ısmarlarlar. Türk erkekleri ne kadar modernleşirse modernleşsin bu yapıdan asla hatta kolay kolay kurtulamayacak gibi görünüyor. erkek Osmanlı’ dan günümüze her zaman dediği dedik olan, yaptıkları doğru olan, sözünün önüne geçilmeyen bir kişi olarak karşımıza çıkıyor. Onun doğruları doğru, sözleri sözdür ve bu nedenledir ki ataerkil bir toplumun verdiği dezavantajla aslında sabahları maskeleri ile gezen bir sürü erkek ile karşı karşıya kalıyoruz. Gece olduğunda ise bu maskeler inerek gerçek erkek renkleri ile karşılaşıyoruz. Kitapta erkek dünyasıyla bezenen ataerkil bir toplumda erkeğin rolü ve sosyal yapısında meydana gelen değişiklikler her ne kadar anlatılırsa anlatılsın ben erkeklerimizin Osmanlıdan günümüze kadar sadece teknik anlamdaki gelişimlere karıştığını düşünüyorum, ancak erkeklerin kişilik gelişiminde önemli bir değişimin olduğunu sanmıyorum.