Bir gün Tanrı Aldur bir çocuk kalbi büyüklüğünde, kür eşeklinde bir taş aldı ve yaşayan bir ruh haline getirene kadar elinde evirip çevirdi. İnsanların Aldur Taşı dedikleri bu canlı mücevherin gücü çok büyüktü ve Aldur onunla mucizeler yarattı.Aldur’un kardeşi Tanrı Torak, binyıllar boyunca Taş’ı eline geçirmek için yapmadığını bırakmadı. Onu engellemek için çalışan iki kişi, Aldur’un müridi Büyücü Belgarath ve kızı Büyücü Polgara idi. Belgariad, Torak’ın Aldur Taşı’nı ele geçirip dünyaya hâkim olmak için verdiği son mücadelenin hikâyesidir.Büyücüler Kraliçesi’nde, Garion'un, yol arkadaşları İpek, Barak, Pol Teyze ve Büyücü Belgarath ile birlikte, kendindeki büyü gücünü tanımasının, intikamın sandığı kadar kolay ve mutluluk veren bir şey olmadığını öğrenmesinin, Batı dünyasının en büyük şövalyesi Mandorallen ile tanışmasının ve doğduğundan beri içinde olan sesin yol göstericiliğiyle, bir kraliçeye ve bir tanrıya kafa tutmasının hikâyesi anlatılıyor.
ilk kitapta karakterleri tanıdıktan sonra olaylar daha heyecanlı olmaba başlıyor ama yayınevi kitabı basarken yazım hatalarına daha çok dikkat edebilirdi onun dışında güzel bir kitap serisi
Konu sürükleyici bir şekilde ilerlemeye devam ediyor.Garion ve arkadaşları taşı çalan Zedar’ı yakalamak ve taşı geri almak için ilerlemeye devam ediyorlardı.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Harika bir dünya. Hikayenin içinde bende Garion’la birlikte her şeyi yaşadım. Şu seride sevmediğim bir karakter yok. Herkese tavsiye ederim.
Gerçekten su gibi aktı, nasıl bitti anlamadım
her kitapta arka kapağa kitabın sonunu yazmasalar daha iyiydi ama bu haliyle de çok güzel
ilk kitapta karakterleri tanıdıktan sonra olaylar daha heyecanlı olmaba başlıyor ama yayınevi kitabı basarken yazım hatalarına daha çok dikkat edebilirdi onun dışında güzel bir kitap serisi
Konu sürükleyici bir şekilde ilerlemeye devam ediyor.Garion ve arkadaşları taşı çalan Zedar’ı yakalamak ve taşı geri almak için ilerlemeye devam ediyorlardı.