Kurmacayla gerçeğin içiçe geçtiği, birbirine karıştığı öyküler bunlar. Daha ilk baştan yazarın iç sesi "Ey Aras" diye seslenip onu gerçeğe çağırıyor ve yazar öyküsünün içine böylece katılıyor. Yazar öykülerinin merkezinde duruyor hep ve bütün öyküleri birkaç ilmekle birbirine bağlıyor. Adeta kutsal bir mekana dönüşmüş bir barda başlayan, gelişen ve bir diğerinin başlamasına olanak tanıyan bu öykülerde, romanın da, öykünün de sınırlarının belirsizleştiği yeni bir okuma alanı bulacaksınız.
birbirine tam bir samimiyetle bağlı olamayan, bastırılmış geçimsizliklerle yaşamaya alışan ancak bundan kaçamayan, an gelip de yüzleşmek zorunda kalan insanların hikayeleri. birbirinden bağımsız ama gene de iç içe anılar örgüsü. bir Türk yazarın elinden çıkmış olsa da kitabı okurken Türk edebiyatı örnekleriyle pek karşılaştığınız söylenemez. bunda yazarın alman kültüründen çok fazla etkilenmesinin etkisi olduğunu düşünmekteyim.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
birbirine tam bir samimiyetle bağlı olamayan, bastırılmış geçimsizliklerle yaşamaya alışan ancak bundan kaçamayan, an gelip de yüzleşmek zorunda kalan insanların hikayeleri. birbirinden bağımsız ama gene de iç içe anılar örgüsü. bir Türk yazarın elinden çıkmış olsa da kitabı okurken Türk edebiyatı örnekleriyle pek karşılaştığınız söylenemez. bunda yazarın alman kültüründen çok fazla etkilenmesinin etkisi olduğunu düşünmekteyim.