Rus Bolşevik ve komunist zihniyetinin aşırı redikal ve vahşi zihniyeti 2000′ li yıllarda hala devam etmiş, yüzyılın barışçılık ve barış için katettiği yollarda Çeçenistan örneği tüm dünyanın gözüne bir diken gibi batmış ve batıranlar da Rusyanın karanlık ideolojisi olmuştur. Pervazıs Rusya kendi içerisindeki muhalif sesleri dahi şiddet, işkence ve ölümlerle susturmaya kalkmış, ardından SSCB’ nin yıkılışının ardından bağımsızlığını ilan eden ülkelerde de yaptığı ve gerekçelerini tamamen mesnetsiz olarak gösterdiği zulümlerle dünya tarihine en büyük zulüm ülkesi olarak adını yazdırmıştır. Dünyanın hemen hemen tüm ülkelerince yapayalnız bırakılan Çeçeniztan halkı tek başlarına verdikleri amansız özgürlük mücadelesinde yapayalnız ağlamışlar ve yapayalnız direnmişlerdir. Yazar aslında tüm dünyaya terörist olarak gösterilen ve ülkemizde dahi bir sürü Çeçen vatandaşımız olmasına rağmen başta onlara saygısızlık ederek direniş mücedelesi veren Çeçenleri “Çeçen Teröristler” diyerek tanımlayan kimi zihniyetlere inat gerçekleri yazmış ve aslında Çeçenistan da yaşanılanların illegal bir direniş, terörist eylemler bütünü olmayıp aslında bir özgürlük mücadelesi olduğunu tüm realizmi ile aktarmaya çalışmış.Ne zaman Çeçenistan ile ilgili bir haber, bir kitap ya da bir yazı görüversem aklıma hep aynı mısralar gelir.Necip Fazıl Kısakürek;Kimsesiz kimse olmaz herkesin var bir kimsesi,Kimsesiz kaldım medet ey kimsesizler kimsesi…