Ortadoğu’da yaşana gelişmeler “halkların öfkesi”, “Arap baharı”, “Arap devrimi/uyanışı” vb. ifadelerle tanımlanmakta. Karşı karşıya olduğumuz bu altüst oluşu ortak bir kavramla ifade etmek gerekirse, “intifada” kavramının daha uygun düşeceği söylenebilir. Şimdilik “küresel” nitelik taşıdığı söylenemez elbette ama harekete geçirdiği kitleler, oluşturduğu gündemler, zihinlerde meydana getirdiği sarsıntı itibariyle bölgeselliği aşan bir olguyla yüz yüze olduğumuz çok açık.İslam dünyasının kalbinde, Ortadoğu’da yaşanan bu devasa hareketlilik, ödenen ağır bedellere karşın müthiş bir iyimserlik ve özgüven duygusu yaymakta. Tüm dünya, on yıllar boyunca baskılarla, sistematik zulümlerle, katliamlarla susturulmuş, sindirilmiş Müslüman halkların ayağa kalkışına şahitlik ediyor. Zaman zaman İslami hareket mensuplarının dahi yeise, ümitsizliğe kapılmasına neden olan suskunluk örtüsü yırtılıyor, korku duvarları aşılıyor.İntifada olgusu Ortadoğu’da değişimin adresini ve yönünü ortaya koymuş halde. Bu süreç küresel Batı hegomonyasına eklemlenmeyi getirecek diye endişe edenler, halk isyanlarını “dekoratif bir muhalefet” şeklinde tahfif edenler, dürüst olmak ve İslamcı hareketlerin her yerde sürece ağırlığını koymaları karşısında tezlerini gözden geçirmek zorundalar. Müslüman halkların ağır bedeller ödeyerek gerçekleştirdiği intifada’ya hep evhamlı bir ruh haliyle ve komplocu bir kafayla yaklaşanlar Tunus’ta yanıldılar, Mısır’da yanıldılar, Libya’da yanıldılar, inşaallah yakın bir zamanda Suriye’de de bir yanılgı içine düştüklerini görecekler!
Özellikle Suriye de olup bitenlerin merakında olanların bir çırpıda okuyacağı kitap.Rıdvan Kaya’nın yorumları enfes.Haksöz dergisi aracılığıyla tanıdığım Rıdvan Kaya’nın kitapları birbirinden güzel
Ortadoğu intifadası -kamoyunda yaygın ismiyle Arap baharı- İslamcılar için sosyalistler için bir ayna oldu aynı zamanda. Zulmü çeşitli sebeplerle tevil edip müşrulaştıran bakış açılarına rastladık bu gruplar arasında. Suriye ise bu durumun en bilinen örneği olarak zülmun umarsızca sürüp gittiği bir örnek olmaya devam ediyor. Rıdvan Kaya hataları sevaplarıya ortadoğuda yaşanan gelişmeler konusunda oldukça insani, vicdani, ilmi bakış açısında yazılar kalame almış.
Rıdvan Kaya’nın bu eseri Müslümanların kendi iradeleri ile bir şey yapamayacakları iddialarına ve komlo teorilerine cevap niteleğinde. Desopotizmin Sonbaharı kitabı etrafımızda ne olduğunu merak edenlerin mutlaka edinmesi gereken bir kitap
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Yeni ilgi duyanlarında okuyabilecepi bir kitap.
Özellikle Suriye de olup bitenlerin merakında olanların bir çırpıda okuyacağı kitap.Rıdvan Kaya’nın yorumları enfes.Haksöz dergisi aracılığıyla tanıdığım Rıdvan Kaya’nın kitapları birbirinden güzel
Despotizmin sonbaharı olmadı ancak sonunun başlangıcı diyebiliriz.
Ortadoğu intifadası -kamoyunda yaygın ismiyle Arap baharı- İslamcılar için sosyalistler için bir ayna oldu aynı zamanda. Zulmü çeşitli sebeplerle tevil edip müşrulaştıran bakış açılarına rastladık bu gruplar arasında. Suriye ise bu durumun en bilinen örneği olarak zülmun umarsızca sürüp gittiği bir örnek olmaya devam ediyor. Rıdvan Kaya hataları sevaplarıya ortadoğuda yaşanan gelişmeler konusunda oldukça insani, vicdani, ilmi bakış açısında yazılar kalame almış.
Rıdvan Kaya’nın bu eseri Müslümanların kendi iradeleri ile bir şey yapamayacakları iddialarına ve komlo teorilerine cevap niteleğinde. Desopotizmin Sonbaharı kitabı etrafımızda ne olduğunu merak edenlerin mutlaka edinmesi gereken bir kitap