Ermeni terörü Türkiye'nin karşılaştığı en eski terör hareketlerinden biridir. 1890'lı yıllarda başlayan Ermeni terör hareketleri 1980'li yıllara kadar şekil ve kısmen içerik değiştirse de bazı açılardan dikkate değer bir devamlılık göstermiştir. Komiteci Ermeniler terör hareketlerine Ermeni milli bilincini geliştirmek amacıyla başvurmuşlardır. Amaçlarına ulaşmak, kendilerine taraftar ve ekonomik kaynak sağlamak amacıyla; kendi dindaşlarına baskı yapmışlar, tehditler savurmuşlar, kendi söylediklerini dinlemeyenleri de öldürmekten çekinmemişlerdir.
Yazar, kitapta önemli bir tarihi gerçeğe dikkat çekmiş. Ermeniler, asırlarca Osmanlı devleti içinde millet-i sadıka, tebay-ı sadık oarak yaşamış, devlet hizmetlerinde hem de en üst seviyelerde görev almış bir millettir. Hatta çoğu vatansever Ermeni aydın ve yazarları kendilerini Hınçak ve Taşnak teröristlerinin hilafına Osmanlı olarak kabul ederler, Osmanlının hristiyan halkı olarak tanımlarlar. Ermeni milletini sadece Hınçak ve Taşnak katillerinden ibaret görmek tarihi bir hata olur kanaatini ben de taşıyorum. 1915’li yıllarda ermeni kökenli Van Belediye Başkanının vatanseverliğini, osmanlı Hükümetine bağlılığını ve sırf bu sebeplerle Van’a hizmet ederken Taşnak komitacılar tarafından suikastle öldürüldüğünü de unutmamalıyız. Bu gün için Avrupa’da ve Amerika’da Türk bayrağını bağrında taşıyan ve gururla “Türküm” diyen bir çok Türk dostu ermeninin varlığı da dikkatlerden kaçmamalı. Ama uluslararası siyasette özellikle avrupa parlementolarında sözde ermeni soykırım tasarısını kabul edenler de bal gibi biliyorlar ki bu iş tarihçilere hem de Türk ve ermeni tarihçilerin oluşturduğu bir heyete bırakılsa, iddalara ve sözde soykırım yalanlarına dayanak olacak hiç bir delil bulamayacaklar. Tarihi tarihçiler yazmalı. Ecnebi parlementoların aldığı siyasi kararlar tarihi kayıtlarda utançla anılaacaktır.
Dr Recep Karacakaya’nın bu eserinde günümüzde de olduğu gibi Ermeni yalanlarının ne şekilde gerçekleştiği Ermeni katillerinin Türklerin yanında kendileri taraflarını tutmayan ırkdaşlarına yaptıkları vahşeti sunan bu eser tarihi gerçekleri bir kez daha gün yüzüne çıkarmaktadır. Tamamen arşiv belgelerine dayanan bu eser doğrunun er geç ortaya çıkacağını anlamamıza yarayan mutlaka edinilmesi ve okunması gereken bir eser olduğu kanısındayım.
Türkiyede herkes eşit özgürlüklere sahip. Ama bazı azınlık kesimler kendine hak edinmek için bu tür işlere girişiyorlar. Bunları anlamak mümkün değil. Bakıyorum batı doğuyu, doğu da batıyı sevmiyor. Aynı ülkede yaşayan insanlar birbirine düşman olmuşlar. Biz oyunlara gelmemeliyiz. H erkes olduğu gibi ermenilere de bu ülkenin vatandaşı olarak aynı haklara sahiptir. kimse bunlara burası bizim memleketimiz defolun gidin demedi. Nitekim Fatih SULTAN MEHMET zamanına bakıyoruz yine aynı herkes eşit haklara sahip her kesim kendi dininde ve sosyal hayatında yaşıyor… Saygılarımla…
Bir zamanlar bir ermeni vatandaşı kendini bir meydanda benzine bulayıp ateşe vermişti!Adam söndürülmüş ama birinci dereceden yanıkla yaşamını son dakikalarında şunları söylüyordu:”ermeni soykırımı denilen birşey yoktur bu saçmalık yüzünden bir sürü kişi acı çekti böyle bir şeyi bir ermeni olarak kabul etmiyorum.Birilerinin oyununa gelmesin kimse”Sanırım bundan sonra başka lafa gerek yok!!Bu kitapta buna benzer örnekler bulunmaktadır.Alınıp bilinçlenilmesi gerkiyor..
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
Yazar, kitapta önemli bir tarihi gerçeğe dikkat çekmiş. Ermeniler, asırlarca Osmanlı devleti içinde millet-i sadıka, tebay-ı sadık oarak yaşamış, devlet hizmetlerinde hem de en üst seviyelerde görev almış bir millettir. Hatta çoğu vatansever Ermeni aydın ve yazarları kendilerini Hınçak ve Taşnak teröristlerinin hilafına Osmanlı olarak kabul ederler, Osmanlının hristiyan halkı olarak tanımlarlar. Ermeni milletini sadece Hınçak ve Taşnak katillerinden ibaret görmek tarihi bir hata olur kanaatini ben de taşıyorum. 1915’li yıllarda ermeni kökenli Van Belediye Başkanının vatanseverliğini, osmanlı Hükümetine bağlılığını ve sırf bu sebeplerle Van’a hizmet ederken Taşnak komitacılar tarafından suikastle öldürüldüğünü de unutmamalıyız. Bu gün için Avrupa’da ve Amerika’da Türk bayrağını bağrında taşıyan ve gururla “Türküm” diyen bir çok Türk dostu ermeninin varlığı da dikkatlerden kaçmamalı. Ama uluslararası siyasette özellikle avrupa parlementolarında sözde ermeni soykırım tasarısını kabul edenler de bal gibi biliyorlar ki bu iş tarihçilere hem de Türk ve ermeni tarihçilerin oluşturduğu bir heyete bırakılsa, iddalara ve sözde soykırım yalanlarına dayanak olacak hiç bir delil bulamayacaklar. Tarihi tarihçiler yazmalı. Ecnebi parlementoların aldığı siyasi kararlar tarihi kayıtlarda utançla anılaacaktır.
Dr Recep Karacakaya’nın bu eserinde günümüzde de olduğu gibi Ermeni yalanlarının ne şekilde gerçekleştiği Ermeni katillerinin Türklerin yanında kendileri taraflarını tutmayan ırkdaşlarına yaptıkları vahşeti sunan bu eser tarihi gerçekleri bir kez daha gün yüzüne çıkarmaktadır. Tamamen arşiv belgelerine dayanan bu eser doğrunun er geç ortaya çıkacağını anlamamıza yarayan mutlaka edinilmesi ve okunması gereken bir eser olduğu kanısındayım.
Türkiyede herkes eşit özgürlüklere sahip. Ama bazı azınlık kesimler kendine hak edinmek için bu tür işlere girişiyorlar. Bunları anlamak mümkün değil. Bakıyorum batı doğuyu, doğu da batıyı sevmiyor. Aynı ülkede yaşayan insanlar birbirine düşman olmuşlar. Biz oyunlara gelmemeliyiz. H erkes olduğu gibi ermenilere de bu ülkenin vatandaşı olarak aynı haklara sahiptir. kimse bunlara burası bizim memleketimiz defolun gidin demedi. Nitekim Fatih SULTAN MEHMET zamanına bakıyoruz yine aynı herkes eşit haklara sahip her kesim kendi dininde ve sosyal hayatında yaşıyor… Saygılarımla…
Bir zamanlar bir ermeni vatandaşı kendini bir meydanda benzine bulayıp ateşe vermişti!Adam söndürülmüş ama birinci dereceden yanıkla yaşamını son dakikalarında şunları söylüyordu:”ermeni soykırımı denilen birşey yoktur bu saçmalık yüzünden bir sürü kişi acı çekti böyle bir şeyi bir ermeni olarak kabul etmiyorum.Birilerinin oyununa gelmesin kimse”Sanırım bundan sonra başka lafa gerek yok!!Bu kitapta buna benzer örnekler bulunmaktadır.Alınıp bilinçlenilmesi gerkiyor..