Önsöz: Bir ittihatçının trajik sonu...Harp faciasının son perdesi iniyor... Enver Paşa kaçacağına alnına kurşun sıkmalıydı... Nankörcesine tarih yazanlar ve Mustafa Kemal Paşa'nın bir telgrafı... Damat Ferit ve iplikleri yüksekten çekilen komplo... Ahmet Rıza ve Mustafa Kemal'in kabinesi... Ar ve hâyâdan yoksun bir adam.. Fransız general ve kirlettiği toprakların nankörleri...
Osmanlı’nın son dönemine dair bilgileri birinci elden veriyor. Çok değerli bir kitap olduğu açık. Ama dili çok ağır eski kelimelere hakim olmayan birinin kitabı anlaması çok zor. En azında kelimeler günümüz Türkçe sine çevirebilirdi. Böylece kitap çok daha anlaşılır ve akıcı olurdu. Umarım bu kitabın ilerleyen dönemlerde daha sade bir dille tekrar yayınlanmasıni görürüz.
Şu Çılgın Türkler’ den bile daha iyi hem de gerçek anılar. Keşke biraz daha günümüz Türkçesi ile yazılsaydı. Bu kitabı okuyarak birilerine bilinmeyen bir şeyler anlatabilirsiniz.
Osmanlı’nın son maliye bakanı Cavit Bey’in günlükleri sürükleyici bir tarih yolculuğuna çıkarıyor okuyucuyu. Cavit Bey, Osmanlı İmparatorluğu’nun Birinci Dünya Savaşına girmesine karşı çıkmış fakat başarılı olamamıştı. Savaş sonrasında ise İttihat ve Terakki’nin yönetici kadrosunda bulunduğu için hakkında tutuklama emri çıkmış ve o da yurtdışına kaçmıştı. Daha sonra yurda döndü ve bu sefer de 1926 yılındaki meşhur İstiklal mahkemelerinde Atatürk’e suikast girişiminde bulunanların içinde bulunduğu iddiasıyla yargılandı ve idam edildi, tüm Atatürk’e biat etmeyen binlerce İttihat ve Terakki üyesinin olduğu gibi. Cavit Bey ne kadar suçlu idi, ruh hali, Atatürk hakkındaki düşünceleri ne idi. Bunların cevaplarını merak edenler için güzel bir kaynak. İki cilt halinde kitaplaştırılan günlüklerden ilk cildi olan bu kitap 1 Ekim 1918 tarihinden yani Birinci Dünya savaşının sona ermesinden itibaren başlıyor ve 22 Temmuz 1920 tarihine kadar devam ediyor. Bu tarihten sonrasını ise ikinci ciltte görebiliriz. Günlükten bazı cümlelerin basım sırasında çıkarıldığı da görülüyor. Aradan 90 yıla yakın bir zaman geçmiş olmasına ramen nedir hala gizli tutulmaya çalışılan konular, bu da her kitapseverin, her düşünen insanın herzaman merak etmesi gereken bir soru.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Osmanlı’nın son dönemine dair bilgileri birinci elden veriyor. Çok değerli bir kitap olduğu açık. Ama dili çok ağır eski kelimelere hakim olmayan birinin kitabı anlaması çok zor. En azında kelimeler günümüz Türkçe sine çevirebilirdi. Böylece kitap çok daha anlaşılır ve akıcı olurdu. Umarım bu kitabın ilerleyen dönemlerde daha sade bir dille tekrar yayınlanmasıni görürüz.
Dili ağır. Kitaptan ziyade, birbirinden kopuk notlar…
OSMANLI DEVLETİNDE MALİYE NAZIRLIĞI YAPMIŞ OLAN İTTİHAT VE TERAKKİ ÜYESİ CAVİT BEYİN KALEME ALDIĞI GÜNLÜKLERİNİ AKTARMIŞLAR.
Şu Çılgın Türkler’ den bile daha iyi hem de gerçek anılar. Keşke biraz daha günümüz Türkçesi ile yazılsaydı. Bu kitabı okuyarak birilerine bilinmeyen bir şeyler anlatabilirsiniz.
Osmanlı’nın son maliye bakanı Cavit Bey’in günlükleri sürükleyici bir tarih yolculuğuna çıkarıyor okuyucuyu. Cavit Bey, Osmanlı İmparatorluğu’nun Birinci Dünya Savaşına girmesine karşı çıkmış fakat başarılı olamamıştı. Savaş sonrasında ise İttihat ve Terakki’nin yönetici kadrosunda bulunduğu için hakkında tutuklama emri çıkmış ve o da yurtdışına kaçmıştı. Daha sonra yurda döndü ve bu sefer de 1926 yılındaki meşhur İstiklal mahkemelerinde Atatürk’e suikast girişiminde bulunanların içinde bulunduğu iddiasıyla yargılandı ve idam edildi, tüm Atatürk’e biat etmeyen binlerce İttihat ve Terakki üyesinin olduğu gibi. Cavit Bey ne kadar suçlu idi, ruh hali, Atatürk hakkındaki düşünceleri ne idi. Bunların cevaplarını merak edenler için güzel bir kaynak. İki cilt halinde kitaplaştırılan günlüklerden ilk cildi olan bu kitap 1 Ekim 1918 tarihinden yani Birinci Dünya savaşının sona ermesinden itibaren başlıyor ve 22 Temmuz 1920 tarihine kadar devam ediyor. Bu tarihten sonrasını ise ikinci ciltte görebiliriz. Günlükten bazı cümlelerin basım sırasında çıkarıldığı da görülüyor. Aradan 90 yıla yakın bir zaman geçmiş olmasına ramen nedir hala gizli tutulmaya çalışılan konular, bu da her kitapseverin, her düşünen insanın herzaman merak etmesi gereken bir soru.