1930’ların Almanya’sına, tedavi için bu ülkeye gelmiş bir Türk aydınının Frankfurt penceresinden bakışlarını içeren bu küçük kitap deneme tadıyla da okunacak 20 kısa yazıdan oluşuyor. Üsküdar’ı seyrederek sıkıntılı bir halde Sirkeci’den trenle yola çıkan Hâşim, Balkanları, Orta Avrupa düzlüklerini aşarak Frankfurt’a ulaşır. Bu eski Alman şehrinin II. Dünya Savaşı öncesi durumunu türlü yönlerden betimleyen Frankfurt Seyahatnâmesi, gazete ve dergi sayfalarından aktarılırken yapılan değişiklikleri de gösterecek biçimde yeniden ele alındı. Ahmet Hâşim’in diğer eserleri de aynı yöntemle basıma hazırlanıyor.
“Frankfurt gecelerinin karanlığı kadar fakir bir karanlık bilmiyorum: Kahveler yeknesaktır, kabareler soğuk ve tenhadır, tiyatroları eğlencesizdir, dansingler tatsızdır, sinemalar ise lisan bilmeyen bir adam için birtakım ahmakça resimlerin birbirini kovaladığı bir iç sıkıntısı yeridir. Ne yapmalı ?”
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Ahmet Haşim’in şiirlerine hayranım bir de gezi yazısını görelim
Güzel bir eser olduğunu düşünüyorum. Değerini bulacağına inanıyorum.
“Frankfurt gecelerinin karanlığı kadar fakir bir karanlık bilmiyorum: Kahveler yeknesaktır, kabareler soğuk ve tenhadır, tiyatroları eğlencesizdir, dansingler tatsızdır, sinemalar ise lisan bilmeyen bir adam için birtakım ahmakça resimlerin birbirini kovaladığı bir iç sıkıntısı yeridir. Ne yapmalı ?”
güzel bir yolculuk hikayesi gibi başlıyor fakat sonra dağınık düşünceler silsilesinin içinde buluyorsunuz kendinizi.
Yazarın İstanbul’dan Frankfurt’a gidişi be oradaki gözlemlerini anlattığı güzel bir kitap