Sultan II. Abdülhamid zamanında, Yavuz Selim’in türbesine bakan fakir bir adam varmış. Nüfusu kalabalık olan bu türbedârın bir gün canına tak etmiş olmalı ki, hiç kimsenin olmadığı bir sırada Yavuz’un sandukasına vurarak: "Bir de sana evliya derler, senin türbedârın fakirlikten ölüyor, sen hâlâ himmet etmiyorsun!" Öbür gün bir de bakmış Padişah Abdülhamit, türbenin ziyaretine gelmiş. Bir Yâsin okuduktan sonra türbedâra dönerek: "Sen beni dedeme şikâyet etmişsin! Nedir derdin?" diye sormuş. Yavuz’un, torunu Abdülhamid’in rüyasına girdiğini anlayan türbedâr, ezile büzüle durumu izah etmiş. Padişah da maaşını artırmış.
Bazen sadece eski bir dergi veya gazete sayfaları arasında gözümüze çarparak, karşımıza çıkacak ifadeler, sırrını çözemediğimiz bazı olayların neden kaynaklandığını, manasız gibi görünen olayların perde arkasında nelerin yattığını bize fark ettirebilir.Kitapta düşünce ufkumuza yenilikler getirilebilmesi amacıyla, artık hatıra kabul edebileceğimiz eski olaylardan kesitler sunulmuş…
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Bazen sadece eski bir dergi veya gazete sayfaları arasında gözümüze çarparak, karşımıza çıkacak ifadeler, sırrını çözemediğimiz bazı olayların neden kaynaklandığını, manasız gibi görünen olayların perde arkasında nelerin yattığını bize fark ettirebilir.Kitapta düşünce ufkumuza yenilikler getirilebilmesi amacıyla, artık hatıra kabul edebileceğimiz eski olaylardan kesitler sunulmuş…