"Uyuyunca geçer sanırsın ama öyle de geçmez. Uykuda geçen tek şey zamandır. Bir süreliğine uykuya emanet edersin acını yalnızca. Gözlerini açtığın anda fark edersin ki, o gelip yerleşmiştir bile yerine. Dün gibi hatırlıyor, beş duyunla algılıyorsundur hâlâ. Sol yanında bir boğum, boğazında bir düğüm öylece duruyordur.Geçmeyince geçmez yani mavi eşarplı teyzecim, geçmeyince geçmez!"“İkbal Bayrak bu yapıtında, beklenmedik büyük bir acının izini sürüyor. Soluk soluğa geçen dört beş günün çerçevesinde, geriye dönüşlerle yeniden yaşanan eşsiz bir içtenlikle, derin hesaplaşmalarla dile getirilen bir yaşamöyküsü!Yazar, bu beklenmedik büyük acıdan yola çıkarak, her okuru kendisiyle yüzleşmeye, ‘insan’a yaraşır ödeşmelere alıp götürüyor...” Selim İleri“Yumruk gibi bir roman!" AHMET ÜMİT
Sade ve basit anlaşılır bir dili var romanın. Öyle karışık ve ağır kurgular yok ama zaman mekan dönüşümlerine çok yer vermiş yazar. Ayrıca her Türk ailesinin yaşadığı ve yaşayabileceği bizden bir şeyle bulabileceği bir kitap. Çok fazla beklenti içinde olmazsanız seversiniz.
” Zamanın muktedir olduğu tek şey var, o da alıştırmak. Her şeye alıştığı gibi, içindeki bu acıyla yaşamaya da alışır işte insan. Ve her alışkanlık gibi, bu da uyuşturur bizi duyarsızlaştırır. ”
“Her hayat, insanın dış dünyaya çizdiği ve mutlak sınırla mühürlediği bir mektuptur. Ondan başkası okuyamaz ! ”
” Tam şu anda, kimbilir, kaç kişi acı içinde kıvranırken, dünya umarsızca dönüyordu.”
Beklenmedik bir acı kayıp. ..
Bu acı sonrası 4-5 günlük süre içerisinde kendisiyle iç hesaplaşmasını konu alan bir kitap okudum.
Sade bir dille yazılmış, kolay anlaşılır, yer yer gecmişle şu an arasında gidiş gelişlerin olduğu bir hesaplaşma yolculuğu.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
biraz sade olsa da anlatım,hikaye güzeldi
Sade ve basit anlaşılır bir dili var romanın. Öyle karışık ve ağır kurgular yok ama zaman mekan dönüşümlerine çok yer vermiş yazar. Ayrıca her Türk ailesinin yaşadığı ve yaşayabileceği bizden bir şeyle bulabileceği bir kitap. Çok fazla beklenti içinde olmazsanız seversiniz.
” Zamanın muktedir olduğu tek şey var, o da alıştırmak. Her şeye alıştığı gibi, içindeki bu acıyla yaşamaya da alışır işte insan. Ve her alışkanlık gibi, bu da uyuşturur bizi duyarsızlaştırır. ”
“Her hayat, insanın dış dünyaya çizdiği ve mutlak sınırla mühürlediği bir mektuptur. Ondan başkası okuyamaz ! ”
” Tam şu anda, kimbilir, kaç kişi acı içinde kıvranırken, dünya umarsızca dönüyordu.”
Beklenmedik bir acı kayıp. ..
Bu acı sonrası 4-5 günlük süre içerisinde kendisiyle iç hesaplaşmasını konu alan bir kitap okudum.
Sade bir dille yazılmış, kolay anlaşılır, yer yer gecmişle şu an arasında gidiş gelişlerin olduğu bir hesaplaşma yolculuğu.