2014 yılı Aralık ayının son günleri… Yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli’nin açılış günü ve erken bir yılbaşı kutlaması… İstanbul’un seçkin, kalburüstü simaları, Sultanahmet’teki eski Bizans sarayının kalıntıları üzerine yapılan otelde bir araya geliyor. Aralarında kimler yok ki? Politikacılar, belediye başkanları, Amerikan büyükelçisi, Fener Rum patriği, ünlü gazeteciler, gazete patronları, televizyon “yıldızlar”ı, eski ve yeni zenginler, büyük işadamları… İstanbul’un yüzlerce yıldır yeraltında yatan ölüleri de davete çağrılmadıkları halde arzı endam etmekte sakınca görmeyip bu cümbüşe dahil oluyorlar. Ve elbette, bir otelin olmazsa olmaz çalışanları, garsonları, komileri, güvenlik görevlileri… Velhasıl Konstantiniyye Oteli, aslında binlerce yıllık koskoca bir şehir olarak çıkıyor karşımıza. Değişen, dönüşen, ama barındırdığı şiddet nedense aynı kalan bir şehir…
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Kısa kısa olayların anlatıldığı ve birleştiği çok katmanlı bir kitap. Bu tarz romanları seviyorsanız okumalısınız.
Zülfü Livaneli’nin kitaplarını genel olarak seviyorum. Kişilik ve karakter betimlemeleri oldukça güzeldi ama yer yer tıkandı akmadı kitap.
Birkaç katmandan oluşan, farklı karakterin iç dünyalarını anlatmış.
Zülfü Livaneli her zamanki gibi akıcı bir dilde yazmış. Kitapta yapmış olduğu toplumsal değerlendirmeler, eleştiriler okunmaya değer.
bir kitabının kötü olma olasılığı olmaz ya zülfü livanelinin de aynı şekilde her biri birbirinden güzel