Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Kupa Başbakan’da

Kategori: Spor Yazar: Hasan Al Yayınevi: Heyamola Yayınları

Kupa Başbakan’da

Tanıtım Bülteni
Alınteriyle kazanılmasının yanı sıra, spor hukuku ve genel hukuk normlarına göre çoktan Trabzonspor’a verilmesi gereken 2010-2011 Şampiyonluk Kupası’nın TFF tarafından Fenerbahçe Kulübü’nden henüz alınmaması bu ülkenin bir ayıbı ve bu kitabın konusudur.Bugünün Türkiye’sinde, istediğini milletvekili, bakan, bakan yardımcısı, müsteşar, belediye başkanı, vali, muhtar yapabilen bir ‘yetkili’ var. O’nun, Türk Futbol Tarihi’ne geçen, hukuk dışı yollarla elde edilen bir Şampiyonluk Kupası’nı sahibine verilmesi konusunda yetkisiz/çaresiz olduğu düşünülemez.Bir kişiye/kuruma yapılan haksızlığın tüm topluma/kurumlara yapılmış olarak algılandığını göz önüne alarak, Trabzonspor Kulübü’ne ve taraftarlarına yönelik halen sürdürülen adaletsizliğin bir an önce sonlandırılmasını talep ediyoruz. Sporla ilgili olsun olmasın, her yurttaşın bu hukuk mücadelesinde taraf olması gerektiğine inanıyoruz.Bu kitap ve yazarı, söz konusu adaletsizliğe ve başlatılan hukuk mücadelesine tanıklık etmekte, konunun zaman aşımına ve hafıza kaybına uğratılmaması için sorumluluk çağrısı yapmaktadır.Hasan AL 2010-2011 Futbol sezonunu yakından takip eden değerli bir spor adamı ve gazeteci. Şike sürecini neredeyse altı ay önceden sezerek kaleme aldığı yazıları, şikenin mahkum edilmesine kadar sürdüren yazar, sonuç olarak kupanın neden Trabzonspor’a verilmesi gerektiğini tanıklarla anlatıyor.
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Kupa Başbakan’da PDF 6.23 MB İndir
Kupa Başbakan’da EPUB 6.96 MB İndir
Kupa Başbakan’da MOBI 5.49 MB İndir
Kupa Başbakan’da ODF 5.86 MB İndir
Kupa Başbakan’da DJVU 7.32 MB İndir
Kupa Başbakan’da RAR 4.76 MB İndir
Kupa Başbakan’da ZIP 4.39 MB İndir

ALTERNATİF İNDİRME LİNKLERİ

Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Kupa Başbakan’da PDF 6.23 MB İndir

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (1 Yorum)


Ben bir Trabzonspor taraftarıyım ve Trabzonluyum. 2010–2011 futbol sezonunda yaşananları doğru değerlendirebilecek kadar da futbol bilgisine sahibim. Yine aynı zamanda bu ülkede futbolun sahada kazanılan bir oyun olmadığını böbürlenerek anlatan yöneticileri yıllarca izlemek zorunda kalan, ötekileştirilen bir camianın üyesiyim. Hasan Al’ın kitabını Trabzonsporlular dışında kimsenin okuyacağını da zannetmiyorum. Zira bu ülkede futbol dendi mi tüm kurallar sümen altı edilir ve rantın gücü oranında herkes kendince değerlendirir. 3 İstanbul takımı dışında hiçbir futbol kulübünün bu sektörde yaşama şansı yoktur. Ya da yaşama şansları, İstanbul takımlarının belirlediği artıkların paylaşımından ibarettir. Ne yazık ki birçok kulübün yöneticileri de esas olarak bu 3 İstanbul kulübü üyesi olduklarından bu duruma çokta tepki göstermezler ve futbolun marabalığı rolünü üstlenmeyi sürdürürler. 3 Temmuz süreci ile başlayan futboldaki örgüt kurma ve şike iddiası sonrasında yaşananlar, bir ülkede futbol üzerinden verilen rant kavgasının, siyasi oy kavgasının ne kadar mide bulandırıcı bir seviyeye geldiğinin resmidir aslında. Bu resmi görmemenin, inkâr etmenin bile erdem sayıldığı bir ülkede futbol konuşmak, futbol ile ilgili bir kitabı yorumlamak bile aslında çok ahmakça… Ama Hasan Al’ın tarihe not düşmek adına ilgili sezonda verilen şampiyonluk mücadelesinin başından, sürecin siyasi ve güç sahibi ellerce örtbas edildiği ana kadar geçen ayrıntıları kitaplaştırması onurlu bir gazeteci duruşudur. Bu nedenle de benim açımdan yorumlanmalı ve okumayı düşünenlere ne ile karşılaşacaklarının ipuçlarını vermelidir. Açık söyleyeyim. Tüm Trabzonsporlular, bu canlı canlı izledikleri hak ve adalet tecavüzünü tekrar okuduklarında sinirleri daha da yıpranacak ve futboldan bir kez daha nefret edecek. Ancak kazanımlarda elde edecektir. Örneğin ben, bu hak tecavüzüne, tüm siyasi partilerin hiçbir doğruda ortak paydada buluşamadıkları rezalet ötesi siyasi hayatlarında hırsızı aklamak için değiştirilecek bir yasa için kol kola girdiği dönemde bile yayıncı kuruluş ile ilgili aboneliğimi iptal etme konusunda tereddüt yaşamışken, bugün eseri bitirdiğimde aboneliğimi iptal etmek için gerekli işlemleri başlatmanın hazzını yaşıyorum. Zira benim bu ahlaksız arenada bir kuruşum bile dolaşmamalı. Bu hali ile bile eser benim için müstesna bir yere sahiptir. Hasan Al’ı bu onurlu kalem mücadelesinden ötürü alkışlıyor ellerinden öpüyorum. Rant ve mevki uğruna kalemlerini satan nice sözde futbol adamlarını da tarihin çöplüğüne armağan ediyorum…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*