Özgün ifadeleriyle Kur'an gibi insanı ustaca tanımlayan, birey ve toplumlar için kapsamlı ilkeler içeren bir kitap daha gösterebilmek mümkün değildir.Kur'an'da insana ''iman'' teklif edilirken kusursuz bir psikolojik ikna metodu kullanılmaktadır. ''İman''nın kişisel ve toplumsal ölçekteki yansımaları en güzel örneklerle idraklere sunulmaktadır.Bu kitapta, psikoloji biliminin penceresinden Kur'an ayetlerinin analizini ilgiyle okuyacaksınız.
ikna kitapları okuyacağınıza baş ucunuzdaki kutsak kitabımızın insanları nasıl ikna ediyor bir de bu tarafından bakarak okuyalım sizde ikna olacaksınız.
Bu kitabı okumak, bir miktar altını elde etmek için metrekarelerce genişlikteki kumsalı elekten geçirmeye benziyor. Genel bir basitliğin içinde zihninizi çarpan buluşlar karşınıza çıkarıyor. Kısacası kitap, bir okka şeker için bir çuval keçiboynuzu yemeyi göze alabilenlere göre.
Kur’an!ın insana edeple yaklaşan ifade yöntemi ile başlayan eser. psikolojik ikna yöntemlerinden yalnızca kokutma ve ödüllendirme gibi iki yönünü ele alıyor. Çok daha geniş kapsamlı konuyu yüzeysel olarak incelemiş görünüyor. Kitabın ifade şeklide biraz bilimsel. Akıcı değil.
Kitabın adını ilk duyduğumda daha farklı bir kitap hayal ettiğimi belirtmeliyim. Bu düşünceler içinde ve büyük bir hevesle okumaya başladığım “Kur’an’da Psikolojik İkna” başlarda beni hayal kırıklığına yöneltmesine ve ilk anda okuyucu üzerinde ağır bir kitap izlenimi vermesine ve karşın, yazar, ayet ve hadis çerçevesinde düşüncelerini okuyucuya aktarabilmeyi başarmış diyebilirim. Diğer taraftan kitap, Kur’an-ı Kerim’de yer alan, ancak bir çok inanan insan için herhangi bir anlam ifade etmemesine karşın, Kur’an’da devamlı olarak ele alınan, zaman zaman neredeyse aynı kalıplar içinde muhatabın algısına sunulan bu hususa, İslamiyet’in bir müjde dini olduğu, cehennem ve azap gibi korkutmaların, sadece kullarının iyiliğini murat eden Alemlerin Rabbi olan Allah tarafından bir uyarı olduğunun anlaşılması ve iyiliğe, güzelliğe ve hayra yöneltecek bir nitelik taşıdığının fark edilmesi noktasına dikkatleri çekiyor. Cennet ve mükafat ayetleri, hayrı kendisine hedef edinmiş inananlara ulaşacakları mutlu sonu müjdeler. Bununla birlikte Allah kullarının iyiliğini arzularken, insan kendi nefsinin ve nefsine güzel gelen arzularının peşinden koşar. Böylece yaratılış gayesinden uzaklaşır, rotasını kaybeder. Kur’an’daki uyarı ve ceza ayetleri de bu tarz bir yaklaşım sergileyen kullara bir ihtar hükmündedir. Daha sonra seçim kula bırakılır. Bütün bu hususlar Kur’an’da insan psikolojisine en uygun ve anlaşılır bir şekilde nakşedilmiştir. Sabırlı olan ve Kur’an’ı inceleyerek, anlayarak okumak isteyenlere…
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Akıcı olmasa da okunulabilir diye düşünüyorum. Merak edenler okusun.
ikna kitapları okuyacağınıza baş ucunuzdaki kutsak kitabımızın insanları nasıl ikna ediyor bir de bu tarafından bakarak okuyalım sizde ikna olacaksınız.
Bu kitabı okumak, bir miktar altını elde etmek için metrekarelerce genişlikteki kumsalı elekten geçirmeye benziyor. Genel bir basitliğin içinde zihninizi çarpan buluşlar karşınıza çıkarıyor. Kısacası kitap, bir okka şeker için bir çuval keçiboynuzu yemeyi göze alabilenlere göre.
Kur’an!ın insana edeple yaklaşan ifade yöntemi ile başlayan eser. psikolojik ikna yöntemlerinden yalnızca kokutma ve ödüllendirme gibi iki yönünü ele alıyor. Çok daha geniş kapsamlı konuyu yüzeysel olarak incelemiş görünüyor. Kitabın ifade şeklide biraz bilimsel. Akıcı değil.
Kitabın adını ilk duyduğumda daha farklı bir kitap hayal ettiğimi belirtmeliyim. Bu düşünceler içinde ve büyük bir hevesle okumaya başladığım “Kur’an’da Psikolojik İkna” başlarda beni hayal kırıklığına yöneltmesine ve ilk anda okuyucu üzerinde ağır bir kitap izlenimi vermesine ve karşın, yazar, ayet ve hadis çerçevesinde düşüncelerini okuyucuya aktarabilmeyi başarmış diyebilirim. Diğer taraftan kitap, Kur’an-ı Kerim’de yer alan, ancak bir çok inanan insan için herhangi bir anlam ifade etmemesine karşın, Kur’an’da devamlı olarak ele alınan, zaman zaman neredeyse aynı kalıplar içinde muhatabın algısına sunulan bu hususa, İslamiyet’in bir müjde dini olduğu, cehennem ve azap gibi korkutmaların, sadece kullarının iyiliğini murat eden Alemlerin Rabbi olan Allah tarafından bir uyarı olduğunun anlaşılması ve iyiliğe, güzelliğe ve hayra yöneltecek bir nitelik taşıdığının fark edilmesi noktasına dikkatleri çekiyor. Cennet ve mükafat ayetleri, hayrı kendisine hedef edinmiş inananlara ulaşacakları mutlu sonu müjdeler. Bununla birlikte Allah kullarının iyiliğini arzularken, insan kendi nefsinin ve nefsine güzel gelen arzularının peşinden koşar. Böylece yaratılış gayesinden uzaklaşır, rotasını kaybeder. Kur’an’daki uyarı ve ceza ayetleri de bu tarz bir yaklaşım sergileyen kullara bir ihtar hükmündedir. Daha sonra seçim kula bırakılır. Bütün bu hususlar Kur’an’da insan psikolojisine en uygun ve anlaşılır bir şekilde nakşedilmiştir. Sabırlı olan ve Kur’an’ı inceleyerek, anlayarak okumak isteyenlere…