Napoléon’un parlak komutanlarından General Montriveau, yıllar önce kaybettiği sevgilisinin izini, Akdeniz’in ortasındaki bir adada, manastıra kapanmış genç bir kadının parmaklarından dökülen kutsal melodilerde bulur. Ve her ne pahasına olursa olsun sevdiği kadını geri kazanmayı aklına koyar. Ancak, bu tuttuğunu koparan subayın hesaba katmadığı bir şey vardır. Baştan çıkarıcı kahkahalarıyla, etrafındaki tüm erkekleri kendine âşık eden, onların kalpleriyle oynamaktan büyük zevk alan Paris sosyetesinin moda kraliçesi Langeais Düşesi, kazınmış saçları, solgun yüzü ve gri elbisesiyle bir ruhtur artık.Balzac, Onüçlerin Romanı üçlemesinin bu ikinci kitabında, zevklerin, kusurların ve en iyi ile en kötünün yan yana yer aldıkları, başkentlere özgü geleneklerin kışkırttığı tüm aşırılıkların bir tablosunu sunuyor; krallık idaresinin geri geldiği Restorasyon döneminde gizli bir topluluğun çevresinde gelişen olayları anlatmaya devam ediyor.Eşine ender rastlanır, tutkulu bir aşk hikâyesinin arka planında bir dönemin Fransız toplumunun âdetlerini, üst sınıflara özgü ikiyüzlülüğü, hep iktidarda kalma hırsıyla çürüyen bir sınıfı, politikanın çalkantılı denizinde batanları-çıkanları, kısaca ”yaşamımın öyküsü, yapıtımın öyküsüdür,” diyen Balzac’ın Parisi’ni bulacaksınız.
Dili biraz ağır, bazen yayvan ve bir kısmı da aceleyle geçiştirilmiş gibi hissettiren bir kitap olduğu için sizi sıkabilir ancak ilerlediğinizde pişman etmeyecek kadar da iyi olduğunu düşünüyorum.
Aşkın bambaşka hallerinden biri daha olan eser ; Balzac’ın elinden çıkmış olduğunu Vadideki Zambak eserindeki uslup ve anlatış tarzına benzer bir dille yazılmış olması ile anlaşılıyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Dili Biraz ağır ama güzel ve akıcı bir kitap
Dili biraz ağır, bazen yayvan ve bir kısmı da aceleyle geçiştirilmiş gibi hissettiren bir kitap olduğu için sizi sıkabilir ancak ilerlediğinizde pişman etmeyecek kadar da iyi olduğunu düşünüyorum.
Romanın içinde her şey var, aşk, tutku, macera, sosyal hayat, din ve siyaset ilişkisi, hüzün…
başarılı bir üçleme
Aşkın bambaşka hallerinden biri daha olan eser ; Balzac’ın elinden çıkmış olduğunu Vadideki Zambak eserindeki uslup ve anlatış tarzına benzer bir dille yazılmış olması ile anlaşılıyor.