Hafızamızdaki aşırı uçlardan biri de Sultan II. Abdülhamit Han’dır! Herkes onu kendi siyasi tercihine göre yorumlamış, ‘Ulu Hakan’la ‘Kızıl Sultan’ arasına sıkıştırılıp, kavga odağına dönüştürülmüştür. Kuraldır: Her ‘ifrat’ kendi ‘tefrit’ini üretir! İki tarafın, bilgi sahibi olmadan kanaat sahibi olmuş fanatikleriyle, tarihi gerçeklerin sadece işlerine yarayan bölümlerini alan tipleri, tarihi kişilerle olaylara salt tarih ilmi açısından yaklaşan dürüst tarihçiyi de konudan soğutmuşlar.Dolayısıyla gerçek Abdülhamit’le gerçek Vahdettin, tarihimizin diğer bazı ‘gerçek’leri gibi kaynayıp gitmiş... “Son karar sizin” demiyorum çünkü hepimizin beynine yapışıp kesinleşmiş birtakım karar ve kanaatlerimiz var. Bu yüzden son kararı yine tarihe bırakıyorum. Hasbihalimizi, Sultan II. Abdülhamit’in “Tarih tekerrürdür” diyenlere verdiği bir cevapla bitirelim: “Tarih değil, hatalar tekerrür ediyor”...
abdulhamidi anlamak herşeyi anlamaktır der üstad. abdulhamid dönemının her saati gercekten muammalarla dolu. günümüzü anlamanın yolu o dönemi iyi anlamaktan geçiyor
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
yavuz bahadıroğlunun kitaplari hep akıcıdır zaten
Dahi hükümdar
abdulhamidi anlamak herşeyi anlamaktır der üstad. abdulhamid dönemının her saati gercekten muammalarla dolu. günümüzü anlamanın yolu o dönemi iyi anlamaktan geçiyor
Ulu Hakanı usta yazardan okumak çok daha öğretici
Osmanlı’nın en zor dönemlerinde padişahlık yapmış ve zekası ve teşkilatı ile iz bırakmış siyasi bir deha..