İçeri girdiğini gördüm. Kaçırmak olanaksızdı. Beyaza çok yakın sarı saçları vardı -çocuklarda sırma saç denilen türden. Onları kalın örgüler halinde başının çevresine dolamış, tokalarla tutturmuştu. Geniş, pürüszüs bir alnı, çıkık elmacık kemikleri ve biraz büyükçe bir ağzı vardı. Western tarzı çizmeleriyle boyu 1.80'e yaklaşmıştı -bunu çoğu bacaklarına aitti. Modaya uygun şarap rengi jean pantolan ve şampanya rengi kürk ceket giymişti. Bütün gün boyunca yağmur yağıp durmuştu ama ne bir şemsiye taşıyordu ne de başında bir şapka vardı. Örgülü saçının üzerinde, yağmur damlaları elmas gibi parıldıyordu...
Polisiye edebiyatın en yetenekli isimlerinden Lawrence Block’un kahramanı Matthew Scudder’ın en kişisel, en güzel yazılmış macerası. Polisiye başyapıtı.
diyecek söz bulamıyorum. muhteşem bir polisiye. matt scudder alkolik, polislikten ayrılma, sorunlu hayatıyla klişe bir özel dedektif gibi görünse de çok farklı, çok etkileyici bir karakter. wallander’le birlikte en sevdiğim dedektif karakteri. bu romanda dedektifimiz pezevenginden ayrılması konusunda kendisine yardım etmesini isteyen bir fahişe için çalışmaya başlıyor ve olaylar çok farklı yerlere gidiyor. işlenen cinayetler son ana kadar gizemini korurken kitap bittiğinde her şey çok gerçekçi bir şekilde açıklığa kavuşuyor. son cümlede yazar öyle bitirmiş ki etkisinden uzun süre kurtulamadım.
Scudder serisinin diğer kitapları kadar beğenerek okumadım. Biraz sıkıldığımı itiraf etmeliyim. Kitabın uzun olduğunu görüp, hemen bitmeyecegini düşünerek, heyecanla okurum diye almıştım ama beklediğim gibi çıkmadı.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
Polisiye edebiyatın en yetenekli isimlerinden Lawrence Block’un kahramanı Matthew Scudder’ın en kişisel, en güzel yazılmış macerası. Polisiye başyapıtı.
Scudder içkiyi bırakıyor.İyi…
diyecek söz bulamıyorum. muhteşem bir polisiye. matt scudder alkolik, polislikten ayrılma, sorunlu hayatıyla klişe bir özel dedektif gibi görünse de çok farklı, çok etkileyici bir karakter. wallander’le birlikte en sevdiğim dedektif karakteri. bu romanda dedektifimiz pezevenginden ayrılması konusunda kendisine yardım etmesini isteyen bir fahişe için çalışmaya başlıyor ve olaylar çok farklı yerlere gidiyor. işlenen cinayetler son ana kadar gizemini korurken kitap bittiğinde her şey çok gerçekçi bir şekilde açıklığa kavuşuyor. son cümlede yazar öyle bitirmiş ki etkisinden uzun süre kurtulamadım.
Scudder serisinin diğer kitapları kadar beğenerek okumadım. Biraz sıkıldığımı itiraf etmeliyim. Kitabın uzun olduğunu görüp, hemen bitmeyecegini düşünerek, heyecanla okurum diye almıştım ama beklediğim gibi çıkmadı.