Âşıklar/Ozanlar, içinde yaşadıkları kültürü tanımışlar, özümsemişler, bu kültürün sözcülüğünü yapmışlar ve böylece kültür temsilcisi olarak kabul görmüşlerdir. Çevresindeki insanlarla aynı sosyo-ekonomik özelliklere sahip olmaları, çoğu zaman aynı işi yapmaları, aynı sorunları yaşamalarıyla benzerlik taşımışlar; bunları şiir ve türkü biçiminde sanatsal forma büründürerek sunmalarıyla onlardan ayrılmışlardır. Bu açıdan âşıkların/ozanların hayat hikâyeleri, özellikle yaşadıkları yöreyle ilgili yapılacak halkbilimi çalışmaları için son derece önemli ve değerli bilgiler sunmaktadır. Bu bağlamda konu ettiğimiz Mahmut Eynallı (Ozan Duranoğlu)’nın hayat hikâyesi mümkün olduğunca geniş tutulmaya çalışılmıştır. Aynı şekilde babası Duran Eynallı’nın biyografisi de hem ozanımızı hem de bölge insanını iyi anlayıp doğru değerlendirmek düşüncesiyle ayrıntılı olarak verilmiştir. Bu bölüm, yöre insanının sosyokültürel ve ekonomik yapısını anlamamız yanında, bölgede kullanılan pek çok kelimenin, deyimin söylendiği bağlamı anlamamıza da yardımcı olacaktır. Bu bilgileri okuyanlar kendi yaşantılarından izler bulacaklar, yeni nesil de bir önceki kuşağın hangi şartlarda yaşadıklarını öğrenebilecektir. Böylece kültürdeki geçmiş-şimdi-gelecek çizgisi daha anlamlı bir hâl alacak, toplumsal hafıza ve toplumsal bilinç canlı tutulacaktır. Gelenek içinde yetişmeyen âşıklarda/ozanlarda kendine has sanatsal özellikler ortaya çıkmakta ve gelişmektedir. Geleneği nispeten yansıtmakla birlikte; kişisel deneyim ve gelişimleri, meslekleri, ekonomik durumları sanatlarında gelenek dışı birtakım özelliklerin ortaya çıkmasına da neden olmaktadır. Mahmut Eynallı’nın, doğduğu yörenin kültürünü özümsedikten sonra farklı yerlerde okul hayatını sürdürmesi, öğretmenlik mesleği dolayısıyla Türkiye’nin çeşitli yörelerine gitmesi kültür dünyasının zenginleşmesine katkı sağlamış; fakat onu âşıklık geleneğinden de uzaklaştırmıştır. Yazılı kültür ortamında eser veren âşıklar/ozanlar ürettikleri şiirlerini, türkülerini düzeltmeye, geliştirmeye hayatta oldukları sürece devam edebileceklerdir. En güzelini oluşturma sürecindeki ozan bu amacını ilk seferde başaramayacağı için yeni eserlerinin yeni baskılarında/ paylaşımlarında buna devam edecektir. Bu durumun ortaya çıkmasında hitap ettiği kitleyle bir arada olması da etkili olmaktadır. Şiirlerini okuyan/ dinleyenler çoğu zaman yakın çevrelerindeki kişiler olduğundan eleştirilerini, düşüncelerini âşığa/ozana kolaylıkla iletebilmektedir. Böylece sanatları üzerinde etkili olabilmektedirler. Kitabımız üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Mahmut Eynallı (Ozan Duranoğlu)’nın hayatı ve sanatçı yönü tanıtılmış; ikinci bölümde şiirleri biçim ve içerik olarak çeşitli başlıklar altında incelenmiş; üçüncü bölümde şiirlerine yer verilmiştir. Ekler başlığı altında “manileri, karşılaşmaları, Ali Bey” adlı şiiri bulunmaktadır. Ardından “Sözlük ve Kaynakça, Fotoğraflar” bölümleriyle çalışma bitirilmiştir.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)