Bu kitapta Midillili gözü pek bir korsanın tarihin seyrini değiştirdiğine tanık olacaksınız. Akdeniz’in kaderini değiştiren adam: Barbaros Hayreddin PaşaAmiral, deniz kahramanı, korsan, savaşçı ve imparatorluk kurucu Hayreddin ya da Batı'da tanındığı adıyla Barbaros, efsanevi bir şahsiyetti. Yunanistan'ın Midilli Adası’nda doğup, Osmanlı donanmasının kaptanıderyası, Cezayir sultanı, Kanuni Sultan Süleyman'ın dostu ve danışmanı oldu. Yaşamı on XXI. yüzyıl Akdeniz tarihine damga vurdu. Kardeşi Oruç'la birlikte Kuzey Afrika kıyısına yerleştiği andan itibaren, Akdeniz'deki yaşamın ve ticaretin örüntüsü ebediyen değişti. Osmanlı donanmasını yeniden düzenlemedeki başarıları ve donanma komutanlığı, tüm Avrupa'yı tehdit eden Osmanlı İmparatorluğu'nun genişlemesine yardımcı oldu. Öldüğü zaman, o yıla ait Türk kayıtları "Denizlerin Sultanı öldü" diye duyurdular.Bu eksiksiz biyografide Ernle Bradford Barbaros'un dikkate değer yaşamını, tarihin bu nefes kesici anında Osmanlı ve Akdeniz dünyalarının canlı bir portresiyle birlikte ustaca yeniden yaratmış.“Türk denizcilik tarihinin bu en önemli şahsiyetinin yayınlanmış yegane biyografisi ve palavracı korsan masallarının heyecanını hatırlatan hareketli bir öykü.” John Freely
Merhaba;Kitapın yazımı güzel yalnız ana konu aslında herkes tarafından kabul edilen Barboros Hayretin Paşanın başarıları olarak gözüksede altan Barbaros Hayrettin paşanın aslında Francis Drake’ye olan benzerliği nerdeyse Denizlerinin Sultanının onu taklit etiğini ima edecek şekilde bir anlatımı ve Barbaros Hayrettinin feth etiği yerleri yağmaladığı çoluk çocuk herkesi kılıçtan geçirdiği kadınları köle erkekleri forsa yaptığı gibi saçma anlatımlar var; hepsinin sonunda zamanın gereği budur gibi ifadelerle çaktırmadan Hayrettin Paşanın aslında gaddar olduğu vurgulanıyor, tam olarak bu yazmıyor ama bunu hissediyorsunuz; hatta kitabın sonunda Filosunu kışı geçirmek için demirlediği bir Fransız limanın sahip bir yerde Kilise çanlarını yasakladığı yazılmış, akıl mantık işi değil, istanbulu fethettikten sora hiçbir kilisenin çanını yasaklamayan kapatmayan inanç özgürlüğüne dayanan bir İmparatorluğun Kaptan-ı Deryasının böyle bir şey yapması mümkün değil. Preveze savaşında bile aslında Barbaros Hayrettin Paşa zekidi ama karşı filonun komutanı Doria’nın korkaklığı ve salaklığı ve iyi kararlar alamaması nedeni alındığını iddia etmekte yine açıkça bu yazmıyor ama kitabı okursanız anlatılmak istenenin bu olduğunu anlayacaksınız.kısacası kitap tarafsız bir anlatım gibi gözüksede aslında yanlı bir anlatım olmuş, kaynakçadan bu çok net anlaşılabiliyor ama Barbaros Hayrettin Paşanın düşmanları tarafından nasıl yorumlandığı ve lekelenmeye çalışıldığını bu aşamada bile ona duyulan saygının nedeni ile çok net davranılmadığını görmek istiyorsanız kesinlikle okumanızı tavsiye edebilirim.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Merhaba;Kitapın yazımı güzel yalnız ana konu aslında herkes tarafından kabul edilen Barboros Hayretin Paşanın başarıları olarak gözüksede altan Barbaros Hayrettin paşanın aslında Francis Drake’ye olan benzerliği nerdeyse Denizlerinin Sultanının onu taklit etiğini ima edecek şekilde bir anlatımı ve Barbaros Hayrettinin feth etiği yerleri yağmaladığı çoluk çocuk herkesi kılıçtan geçirdiği kadınları köle erkekleri forsa yaptığı gibi saçma anlatımlar var; hepsinin sonunda zamanın gereği budur gibi ifadelerle çaktırmadan Hayrettin Paşanın aslında gaddar olduğu vurgulanıyor, tam olarak bu yazmıyor ama bunu hissediyorsunuz; hatta kitabın sonunda Filosunu kışı geçirmek için demirlediği bir Fransız limanın sahip bir yerde Kilise çanlarını yasakladığı yazılmış, akıl mantık işi değil, istanbulu fethettikten sora hiçbir kilisenin çanını yasaklamayan kapatmayan inanç özgürlüğüne dayanan bir İmparatorluğun Kaptan-ı Deryasının böyle bir şey yapması mümkün değil. Preveze savaşında bile aslında Barbaros Hayrettin Paşa zekidi ama karşı filonun komutanı Doria’nın korkaklığı ve salaklığı ve iyi kararlar alamaması nedeni alındığını iddia etmekte yine açıkça bu yazmıyor ama kitabı okursanız anlatılmak istenenin bu olduğunu anlayacaksınız.kısacası kitap tarafsız bir anlatım gibi gözüksede aslında yanlı bir anlatım olmuş, kaynakçadan bu çok net anlaşılabiliyor ama Barbaros Hayrettin Paşanın düşmanları tarafından nasıl yorumlandığı ve lekelenmeye çalışıldığını bu aşamada bile ona duyulan saygının nedeni ile çok net davranılmadığını görmek istiyorsanız kesinlikle okumanızı tavsiye edebilirim.