Bu dünyada salaklık müessesesi yok olsa, bunu tek başına ihya edecek kadınlar vardır. Bunlardan biri de benim. Oysa liseleri filan nasıl da birinciliklerle bitirmiştim. Ama gel gör ki sıra erkek mevzuatına gelince bu konuda sınıfta kaldım. Ulan savaş kapımızda, ne erkeği, ne mevzuatı? dediniz değil mi? Benimki de bir tür savaş sayılır. Son koca iblis her gün telefonlarda, karşılıksız çeke bir af çıksın bak ben sana İstanbul'u nasıl dar edeceğim diyor...Önce soruyor, Mısır'da bir tanrı adı?Sonra kendi kendine cevap veriyor; Ra!Suyun konduğu sey? Kap! Arapça'da su, Ab!Unuttuğumuz organ adı...m!Türk basının en sivri en cesur kadın kalemi..Hepimiz onu Sarıkız diye tanıdık..Dört yıl boyunca Milliyet Gazetesi'ndeki köşesinde kendini ifşa etmeden Sarıkız rumuzuyla yazdığı yazılar okurda tiryakilik yarattı. Her hafta hayatın içinden, kendi hayatından birçok konuyu o tadına doyulmaz kalemi ve kendine has üslubuyla Sarıkız'ın köşesinde işledi. Sivri diline takılmayan, zehir gibi bir zekanın ince alaylarından kaçabilen nedereyse yok...
Kitap Yorumları - (0 Yorum)